Şimdi NAR zamanı

Ne güzel bir meyvemizdir o!. Dışı güzel, ya içine ne demeli!.. açınca içini, sanki gizli bir hazine gibi!.. lezzeti hoş.. kış mevsiminin gözdesi ve bereketin simgesi.. her dede deva, şifanın adresi, en doğal antibiyotiğimizdir o..  faydası ne çoktur, kendisi de pek hoştur.. Adına ne çok bilmece yazılmıştır. 

'Çarşıdan aldım bir tane, eve geldim bin tane.' 'Benim bir tek başım var, ama bin bir dişim var. Kabuğum yarılınca, yüreğimden kan damlar.' 'Anne beni ağlatma, kanlı başım dağlatma, yakut gibi dizileyim kandil gibi yakılayım.' :)

Bildiniz değil mi bu kırmızı dilberi! Eveeet :) o güzeller güzeli meyvemiz, kışın gözdesi NAR'dır işte ;)

Akdeniz iklimini seven nar, ülkemizin bereketli topraklarında ne boldur. Kıymetini bilmek gerek. Ülkemiz nar yetiştiriciliğinde İran ve Hindistan’dan sonra geliyor. Nar kuraklığa dayanıklılığı dolayısı ile Akdeniz ikliminin egemen olduğu yerlerde yetişiyor. Yağışların fazla olduğu bölgelerde kök çürümesi meydana geldiği için nar yetiştirmek pek tercih edilmiyormuş. İki ile beş metre arasında uzunluğa sahip olan nar ağaçları, Haziran’da kırmızı çiçekleriyle doğaya renk katmaya başlıyor.

Sıcak iklimin yoğun olduğu bölgelere yapmış olduğumuz gezilerimizde kadrajımıza sıklıkla girmiştir nar fotoğrafları. Cunda’da, Altınoluk’ta, Adatepe'de, Ege'de, Doğu ve Batı Akdeniz Gezilerimizde...  nar cazibesiyle hep baş rollerde oldu…

Ortalama portakal büyüklüğünde olan nar, yeşilden kırmızıya doğru zamanla renk değiştirirken meyve kısmı da tohumlardan oluşmaya başlıyor. Meyvenin yenen kısmı olan bu tohumlardan ortalama bir nar meyvesinde 600 kadar tane bulunuyormuş.

Ufacık sandık, içim dolu boncuk .)

Meyve olarak kullanılan tohumların yanı sıra nar, tıp ve endüstride de kullanılıyormuş. Özellikle yün ipliklerin sarıya ve siyaha boyanmasında tercih ediliyormuş.. Nar lekesi dikkat ederseniz eğer, bu yüzden kolay kolay çıkmaz zaten.

Narı bu kadar gözde kılan ise onun pek çok özelliği bir arada toplamış olmasından gerek sanırım. Sanki nar ‘on parmağında on marifet’ li bir hatun kişi gibi… (Foto: burdan)

Mitolojide farklı dinler ve kültürlerde nara farklı anlamlar yüklenmiş.

Zerdüştler için nar ölmezliğin bolluğun ve refahın simgesiyken pek çok kültürde de doğurganlığın ve bereketin simgesi olmuş.

Birçoğunuz biliyor olsanız da narın faydalarını yine bir kez daha hatırlatmakta fayda var;

Her şeyden önce nar, bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Nar suyunun genel damar sağlığını, özellikle de kalbi koruduğunu ve damar tıkanıklıklarını geriletme ve tansiyon düşürücü etkilerinin de bulunduğunu belirtiyor konunun uzmanları.

Tıbbi olarak da nar bir ecza deposudur dersek abartmış olmayız sanırım. Yetişkin bir kişi, bir günde alması gereken C vitamininin yüzde 16’sını sadece 100 ml’lik nar suyu içerek karşılayabiliyormuş. Vücudun gerekli vitamini almasını sağlarken fazla kalori almasını da engelleyen bir meyve olan nardan üretilen nar özü, bu yüzden çeşitli diyet ürünlerinde de kullanılıyor. Peki sadece narın suyu mu faydalı.

KOLESTEROLDEN TANSİYONA...

Soğuk  havayla gelen hastalıkların düşmanı olan narın, suyu kadar, kabuğunun da son derece faydalı olduğunu biliyor muydunuz? Ülkemizde nar kabuğunun faydaları henüz yeni bilinse de; Orta doğu ülkelerinde çok tüketilen bir içecek olan nar suyu özellikle ABD’ de son yıllarda oldukça popüler oldu.

Cilt kanseri ve erkeklerde sıklıkla görülen prostat kanserine birebir olan nar suyu antioksidan özelliği taşıdığı için… kanserden ve kronik hastalıklardan bizleri koruyan ve en güçlü silahlar olan antioksidan gereksinimini karşılıyor oluşu az şey değildir doğrusu… Çünkü vücudumuzun en baştaki gereksinimlerindendir antioksidanlar.

Burada küçük bir not ilave edelim; İki kadeh şarap, on bardak yeşil çay, veya dört bardak kızılcık çayında bulabileceğimiz antioksidanı sadece bir bardak nar suyunda bulabiliyormuşuz!..
şahane değil mi !.. sen neymişsin be narrrrrr .)

‘Fini fini fincan, içi dolu mercan.’  

Ayrıca diş eti iltihaplarının giderilmesinden yüksek tansiyonu düşürmeye, böbrek iltihaplarıyla başa çıkmaktan yorgunluğun giderilmesine, kolesterolü dengelemeden cilde pürüzsüz görünüm kazandırmaya kadar birçok faydası bulunmaktadır narın.

O halde narı özellikle bu soğuk kış günlerinde tüketmeye gayret edeceğiz. Üstelik öylesine lezzetli iken nar, onu tüketmek başlı başına da bir keyiftir.

Bir adet nardan bir su bardağı dolusu nar taneleri çıkıyor. Ben narın suyunu içmek yerine çoğu kez, taneleriyle birlikte tüketenlerdenim. 

Narı, güzelce yıkadıktan sonra tanelerine zarar vermeden kabuğunun üzerinde hafifçe bir bıçağı gezdirip avucumun içinde biraz oynatarak narın incilerle dolu kabuğunu açarım. Her bir tane, yakut kırmızısı ışıklarıyla yanar döner bir halde parıldayarak bir cevher gibi avuçlarımdadır adeta. Taneleri incitmeden beyaz ince zarlarından hafifçe sıyırarak ayırır bir kaseye aktarırım. Bu işlem sırasında ne kadar dikkat etsem de birkaç damla sıçrar elbette narın suyundan etrafa .) ahh..hiç sorun değil ama J bu yüzden üzerime mutlaka naylon bir önlük geçiririm, önlüğüm de annemden bana hatıra, anısı ve gezginliği çok ne de olsa .) pek çok önlük olsa da çekmecelerim de, yokkk ben illa ki annemin hediyesi önlüğü kullanacağım.. böyle diyorum, sanmayın ki öyle her yer nar suyu oluyor..belki bir iki minnak damlacık işte..olur o kadarcık da ;)

Servise hazır hale gelince de nar tanelerini kaşık kaşık alır ve bir güzel öğütür, çiğnerim… her zerresini ve rayihasını-aromasını hissederek, ohhh mis gibi .) ve sonrasında bu güzel nimetlere sahip olduğumuz için de hep şükrederim :) 

Bu arada yukarıdaki bir bardak nar, çekim sonrası afiyetle tüketildi efendim ;)

Diğer yandan zarlarıyla birlikte kabuklarını da atmayıp bir başka yere alır, onları mutfağımın bir köşesinde ‘kurutulacaklar’ bölümünde bekletirim bir süre..ve halihazırda kurumuş nar kabuklarım da vardır zaten…onları da meyve çayı yaparken içine atmak üzere tüketirim bu şekilde…

Artık narlarımız hazır… dışarıda lapa lapa kar yağıyorken, Allah’ın birer lütfu ve tabiat ananın bize en güzel armağanlarından biri olan, şifamız, bereketimiz, keyifli yiyeceğimiz, içeceğimiz narı tüketmenin tam da zamanıdır şimdi.

haydinnnnnn arkadaşlar…  nar-ı vaktidir şimdi .)

 Esin Bozdemir