13 Mayıs 2015 Çarşamba

13 MAYIS TÜRK DİL BAYRAMI


Tarihte bugün, 13 Mayıs 1277’de, dünyanın en köklü ve en zengin dillerinden biri olan Türkçemizin Karamanoğlu Mehmet Bey’in fermanıyla Anadolu’da ilk kez devlet dili (resmi dil ) olarak kabul edilmesinin 738. yıl dönümüdür. 

Türk dilinin tarihine bakacak olursak; 13. yüzyıl ortalarında Selçuklularda, edebi dil olarak Farsça, devlet işlerinde ise Arapça kullanılırken halk dili ise Türkçe idi. Karamanoğlu Mehmet Bey, millet olarak birlikte yaşamanın ilk şartı olan dil birliğinin sağlanmasının gerekliliğine olan inancı sonucunda, bu birliği gerçekleştirmek için Toroslar üzerinde yaşayan bütün Türkmen boylarını çevresinde toplamış. Ardından  Konya’ya girmelerinden sonra da burada yaşayan Selçuklu Türkleri, Karamanoğulları ile birlik olmuşlardır.

Karamanoğlu Mehmet Bey, 13 Mayıs 1277'de 'Türk'üz, öyleyse Türkçe konuşmamız gerekir' diyerek bugünden sonra hiç kimse sarayda, divanda, meclislerde ve seyranda Türk Dili’nden başka dil kullanmaya şeklinde ilan ettiği fermanı ile de Anadolu’da ilk kez Türkçe’nin devlet dili olduğunu ilan eder. Bu nedenle 13 Mayıs Türk Dil Bayramı olarak kutlanmaya başlar.

Türkçemiz resmi dil olarak kabulünden sonra oldukça zenginleşir. Cumhuriyetin kurulmasından sonra ise dilimizin gelişmesine önem verilmiş ve Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli kültür kurumlarından biri olan Türk Dil Kurumu 12 Temmuz 1932’de kurulur. Yeni Türkiye Cumhuriyeti’nde dil ve tarih, Atatürk’ün de en çok değer verdiği konulardan olur. Önce 1931’de Türk Tarihi Tetkik Cemiyeti kurulur.  Ardından da, millet olmanın en önemli temellerinden bir i olan dilin geliştirilmesi düşüncesi ile Atatürk’ün önderliğinde;  Samih Rifat, Ruşen Eşref, Celâl Sahir ve Yakup Kadri İçişleri Bakanlığına başvurusu üzerine sonradan adı Türk Dil Kurumuna çevrilecek olan Türk Dili Tetkik Cemiyeti kurulur ve Türk Dil Kurultayları düzenlenmeye başlar.

Atatürk’ün bilinen Ne mutlu Türk’üm diyenesözü bugün kimi çevrelerce istismar edilse de bu sözün bir bütün olarak ­“Türk demek Türkçe demektir; ne mutlu Türküm diyene” şeklinde düşünülmesi ve değerlendirilmesi gerekir.

Atatürk’ün dil konusundaki şu sözleri de dilin bir milletin varlığı ve devamı için önemine işaret etmektedir.
­“Millî his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin millî ve zengin olması, millî hissin gelişmesinde başlıca müessirdir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir, yeter ki bu dil şuurla işlensin.  
"Ülkesini, yüksek istiklâlini korumasını bilen Türk milleti dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.
Kat’î olarak bilinmelidir ki Türk milletinin millî dili ve millî benliği bütün hayatında hâkim ve esas olacaktır.”
“Millî eğitimin ne demek olduğunu bilmekte hiçbir tereddüt kalmamalıdır. Bir de millî eğitim esas olduktan sonra onun lisanını, usulünü, vasıtalarını da millî yapmak zarureti münakaşa edilemez.”
Türk dilinin tarihi süreç içinde gelişimine bakacak olursak eğer; İstatistikler, Türkçemizin dünya dilleri arasında 5’nci, ana diller arasında 3’ncü sırada yer aldığını ve dünyada yaklaşık 400 milyon kişinin de Türkçe konuşmakta olduğunu’ söylüyor… Oysa Türkçemiz de, ülkemiz Türkiye’de her geçen gün başkalaşıyor. Burada sözlerimi, yakın bir tarihte aramızdan ayrılan Prof. Dr. Oktay Sinanoğlu’nun değerli düşünceleri ile tamamlıyorum.
Dünyada neler olduğunu anlarsak Türkiye’de neler olduğunu veya olacağını daha iyi anlarız. En tehlikeli sömürgecilik, köleleşme zihinlerin ve gönüllerin sömürgeleşmesi köleleşmesidir. Birinci vazifemiz gönlümüzü ve zihnimizi kölelikten kurtarmaktır. Bunun için kendi dilimizi, Türkçe ile eğitim şarttır. Türkiye’nin savunması Türkçe’nin savunması ile başlar. 
Bir millet tarihten nasıl silinir? Türkiye’nin bugün ne sanayisi, tarımı, teknolojisi kalmıştır ne de araştırma bilimi kalmıştır. Son çıkarılan kanunlarla topraklar yabancılara çok ucuza satılmaktadır. İşte 50 yıldır olan eğitim sistemi ile adı vatan olan şehit kanıyla sulanmış toprakları kolayca yabancılara satacaklar yetiştirilmiştir. Topraklar da gittikten sonra sıra sepet havasına gelir. Havai, Haiti, Filistin’e bakın neler olmuştur.”
Ve bugün yabancı kelimelerin işgali ile iğdiş edilen dilimize sahip çıkmak, yaşamın bize dayattığı en önemli görevdir. Çünkü, Sinanoğlu’nun dediği gibi ‘Türkçe giderse Türkiye gider

Esin Bozdemir

9 yorum:

  1. İki hafta gibi bir aradan sonra yeniden tüm okurlarıma 'MERHABA'
    Bu arada merak edip mesaj bırakan tüm dostlara diyorum ki; 'HER ŞEY YOLUNDA!
    şehir dışındaydım ve biraz da yollarda!. Gittim ve geldim...yine buralarda olacağım,
    söyleşip, yazmalara, okumalara.. devam :) İLGİNİZE SONSUZ TEŞEKKÜRLERİMLE..

    YanıtlaSil
  2. Önemli bir yıldönümü ve altını çizme yazısı. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Mehmet Bilgehan Merki,
      Son yıllarda pek çok kutlama türedi ise de!.. 'TÜRK DİL BAYRAMI' 1277'de Karamanoğlu Mehmet Bey'in fermanı ile yürürlüğe girmiş olan ve bugün de konuştuğumuz dil; Türkçemiz'in tescilinin ve resmen kabulünün bir yıl dönümüdür. Ve Mehmet Bey sizin de belirttiğiniz gibi bu gün 'Türk Dil Bayramı'nın çok daha ötesinde, değerlendirilmesi gereken önemli bir gündür. Ben teşekkür ederim. Esenlikle..

      Sil
  3. Dilin uygun kullanılmasında, genç kuşaklara doğruların öğretilmesinde eğitim kurumları, eğitimciler, basın yayın organları nasıl da etkilidir. Bir zamanlar TRT için "adeta bir okul" denirdi. Deneyimli sunucuları nasıl dikkatle dinlerdik-izlerdik. Bir ara okullarda "Güzel Konuşma" adı altında seçmeli dersler bile açıldı.
    Uzun zamandır açılan iş yerlerinin tabelalarına dikkat edildiğinde tam bir özenti, bir fikir karmaşası var. Giderek Türkçe daha da bozuluyor.

    Yokluğunuz belli idi.Ben kendi adıma dönüşünüze çok sevindim. Selam-sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Makbule Abalı,
      Dilimiz 'Türkçe' her geçen gün batıya olan hayranlık ve özenti ile iyiden iyiye başkalaştı. Bazı kelimeler tamamen İngilizce iken bazı kelimeler de resmen bir ucube! Türkçe ve İngilizce kelimelerin karışımı ortaya konulan isimleri anlamak mümkün değil. Örnek: 24 çeşit çorba lezzeti 'Shorba' !! gibi. Sadece kullandığımız dil değil tabi ki erozyona uğrayan, yaşam biçimlerimiz de alt-üst olmuş durumda! Taklit, birbirinin benzeri, ne yerli- ne yabancı!.. kültürel bir yozlaşma yaşıyoruz ne yazık ki. Nereden bakarsak o yanımız eksiliyor, her şey elimizde kalıyor. Sizin de belirttiğiniz gibi TRT bizim için bir okuldu adeta. Güzel konuşan spikerleri ilgi ile izler ve dinlerdik. Onları örnek alırdık kendimize ve bizler de dikkat ederdik düzgün bir Türkçe ile konuşmaya, yazmaya.Şimdi bakıyorum çevreme, yeterli birikim ve donanım olmadan, kimi gençlerin 'laubali ve lakayt bir üslup ve berbat Türkçeleri ile roman yazmaya soyunduklarını görünce de! şaşırıp şaşırıp kalıyorum.Nicelik peşinde koşan ama nitelikten uzak bir sürü insan!.

      * İlginize çok teşekkür ederim Makbule Hanım. Ben de sayfamda sizi görmekten son derece memnun oldum. Blog sayfaları, her birimizin hayata açılan pencereleri adeta!. konuşur gibi yazıp, söyleşmeleri, okuyup - yorumlamalarımızı özlemişim..En kısa zamanda blogları ziyaret edeceğim. Sevgi ve esenlikle...

      Sil
  4. Böyle bir bayramımız olduğundan bile bihaberdim, ne büyük bir ayıp! Cadılar Bayramının bile kutlanır olduğu ülkemizde bu bayramı kaçımız biliyoruz acaba :( Çok teşekkürler Esin'ciğim, sayende öğrenmiş olduk, sevgilerimi gönderiyorum...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Noni Akgüngör,
      Sayfama hoş geldin Nonim:)
      Tarihte bugün neler varmış? diye bakınırken, ben de yeni öğrendim böyle bir bayramı!. bu kadar önemli bir bayramdan nasıl haberdar olmamışız bugüne kadar ben de hayret ettim!m. İçinde yaşadığımız süreçler öylesine hazin ki!. eğitim sistemimiz dahi iktidara göre şekil alıyor!. bazı gerçekler, insanlar yok sayılıp sanki yeniden bir tarih yazılıyor !. Örnek verdiğin gibi 'Cadılar Bayramı' bile kutlanırken...sanki anneannelerimizin zamanında cadılar bayramı varmış gibi!..

      *Bu arada Rusya'dan bizlerle paylaştığın dikim ve tasarımlarını hele ki kültür ve sanat ağırlıklı sergi-müze gezilerini hep ilgi ile takip ettim..her zaman yorum yapamasam da renkli sayfalarında keyifle geziniyorum bilesin.. :)

      Değerli yorumun için teşekkür ederim. pozitif enerjin ve ışığın daim olsun.. sevgilerimle...

      Sil
  5. TDK bu sene de dilimize sahip çıkamadı!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Recep Hilmi Tufan,
      Çok ilginç gerçekten. Ben de twitter'da fark ettim. Günün hashtagleri'ne dahi almamışlar. Ve asıl önemlisi TDK'da yer bulmamış!.

      Sil