16 Temmuz 2018 Pazartesi

'Suyun Sesi' ile romantik ve fantastik bir sinema keyfi

Hafta sonu izlediğim The Shape Of Water, Türkçe adıyla "Suyun Sesi", Meksikalı Yönetmen Guillermo del Toro’nun Yönettiği ve Senaryosunu Del Toro ile birlikte Vanessa Taylor’un yazdığı, içinde müzikal renklerin de olduğu, fantastik-romantik-dram- türünde bir filmdi.  
2017 ABD Yapımı olan filmin başrollerinde; Sally Hawkins, Michael Shannon, Richard Jenkins, Doug Jones, Michael Stuhlbarg ve Octavia Spencer gibi güçlü isimler yer alıyordu.  
74. Venedik Uluslararası Film Festivali'nde Altın Aslan Ödülü kazanan film, Oskar dalında da -En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Prodüksiyon Tasarımı ve En İyi Film Müziği-  4 ödüle layık görülmüş. Film müzikleri ‘Amelia’ filminden aşina olduğumuz Alexandre Desplat imzası taşıyordu. 
Filmde, Richard Jenkins’in sesinden dinlediğim, yıllar yıllar öncesine ait bir aşık tarafından fısıldanan o şiir ise oldukça anlamlıydı.
“Görmek mümkün değil senin şeklini / Dört bir yanım seninle çevrili / Varlığın doldurur gözlerimi aşkınla / Kalbim aciz kalır her yerdeki varlığınla” 
Film 60’lı yılların dekorları içinde ve soğuk savaş dönemi yıllarında Amerika’da geçen bir hikâyedir. Film Edgar Allen Poe’nun da müze evinin bulunduğu Baltimore sokağında geçiyor. Filmin başrolünde yüksek güvenlikli bir devlet laboratuvarında temizlikçi olarak çalışan Elisa (Sally Hawkins) adında dilsiz ve yalnız bir kız vardır.  Yaşlı bir ressam ve eşcinsel Giles ve aynı iş yerinde birlikte çalıştığı Elisa’ya hem bir tür tercümanlık yapan, hem de onu kollayan zenci arkadaşı Afrika-Amerikalı Zelda ile Amazon yerlileri tarafından tanrı olarak kabul edilen insansı bir su yaratığı vardır, bir de kötü adam karakterinde Güvenlik ve İstihbarat Biriminin Yönetmeni bir adam. 
Elisa’nın çalıştığı laboratuvarda birtakım gizli işler dönmektedir. Bir gün Elisa devletin yaptığı gizli bir deneyin varlığını keşfedecektir. Sonrası bir dizi serüvenlerle dolu olan filmi daha fazla anlatmayayım ki filmin büyüsü kaybolmasın.
Hikâye bir masal evreninde, fantastik imgeler arasında yol alırken bir anda bambaşka bir dünyanın içine sürüklüyor sizi. Bir peri masalı formatında ki dekorlar ve kurgu içinde; soğuk savaş yıllarına (Kennedy ve Martin Luther King Suikastine ve siyahların ayaklanmasına zemin oluşturan altmışlı yıllara)  göndermelerde bulunurken, kayıp yılların ve aşkların da bir hikâyesidir anlatılan. 
Ana tema yalnızlık, aşk, iyilik ve kötülükler, güç dengeleri içinde... bilimin siyaset ve vijdanla da muhasebesi bir anlamda. Kısaca hayata ve insana dair mesajlar içeren güzel bir filmdi 'Suyun Sesi'. Bir filmi yeni izlemeye koyulduğumda, tıpkı kitaplarda olduğu gibi, ilk başlarda hemen önyargıda bulunmamam gerektiğini, filmin sonuna geldiğimde bir kez daha anladım. 
Kusursuz sahne tasarımları, vintage renkler, muhteşem görüntüler eşliğinde fantastik evrenle masalsı bir dünya içinde ve film müzikleri eşliğinde sıkılmadan izlediğim bir film oldu Suyun Sesi, kısa bir süre de olsa beni dış dünyanın keşmekeşliğinden kurtardı.  
İyi seyirler dilerim…
Esin Bozdemir 

7 yorum:

  1. Filmin özellikle dekorları ilgimi çekti, izlemek için listeme ekledim. Çok güzel bir tanıtım olmuş, emeğinize sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Beyaz Yakalı,
      Filmin dekorlarında 1960'lı yıllar çok iyi yansıtılmış.
      Güzel bir filmdi. Şimdiden iyi seyirler dilerim.
      Esenlikle...

      Sil
  2. Öyle güzel öyle samimi anlatmışsınız ki. Kendimi izlemekten alıkoyamayacağım sanırım. Çok ilginç bir filme benziyor. Yakında izler yorumumu yazarım. Tavsiyen için teşekkürler (:

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @meczup yazar,
      Değerlendirmenize çok teşekkür ederim. O halde size de iyi seyirler dilerim. Bu arada ben de sizin yorumunuzu merak ediyor olacağım. Esenlikle...

      Sil
    2. Rica ederim. En kısa sürede izleyeceğim. Sağlıcakla...

      Sil
  3. Birlikte izlenen müzikaller, ritimler, dekorlar derken ben bu filmi çok sevmiştim ♥
    Yorumuna sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Açıkcası önceden fantastik türlere çok da bayılmazdım. Sonra zamanla bu türü de sever oldum. Çünkü çok iyi filmler yapılıyor artık. Film seyretmeyi seviyorum Şebnem’cim. Film seçeceğim zaman, blog dostlarımın seçkilerine de bakıyorum. Senin izlediğin filmlerin bazılarını not aldım meselâ, onları da izlemeyi düşünüyorum. Ben teşekkür ederim. Sevgilerle...

      Sil