Hava buz gibi soğuktu hafta sonunda. Ve soğuk kış
günlerinde zamanı değerlendirmenin ve biraz da kafaların içini bir süreliğine
de olsa boşaltmanın en pratik yolu; sanata tutunmak. Bu yüzden hafta sonumu biraz tarih, arkeoloji, sinema ve fotoğraf dergilerine göz gezdirmekle ve ardından da peş
peşe sinema filmleri izleyerek geçirdim. Genellikle biyografi türünde filmleri tercih etsem de bu defa bir değişiklik yaptım.
Dünya sinemalarından ve farklı türlerde seçmiş olduğum bu filmleri sizlere tanıtmak istiyorum. Biri Kore Fimi: KULE 'The Tower', diğeri de bir Hint Filmi: ÇİRKİN, 'Ugly'
Dünya sinemalarından ve farklı türlerde seçmiş olduğum bu filmleri sizlere tanıtmak istiyorum. Biri Kore Fimi: KULE 'The Tower', diğeri de bir Hint Filmi: ÇİRKİN, 'Ugly'
Bu film özellikle hepimizin ortak sorunu olan hızlı betonlaşmanın hayatımızı tehdit eden, olası felaketleri üzerine kurgulandığı için dikkatimi çekti. 21. Yüzyılda gelişen teknoloji ile birlikte sosyal hayatlarımızda da inanılmaz bir değişim yaşamaktayız. Mahalle kavramı giderek yok olurken, müstakil evlerin ve mahallelerin yerini göklere doğru uzanan yüksek kuleler (tower’lar, residence’ler) almakta. İstanbul’da yaşamakta olduğumuz ilçede sağımız solumuz gökdelenlerin kuşatması altında. Bu soğuk gri beton yığınları ve dikey uzantılar sizi bilmem ama beni müthiş ürkütmektedir. Bu yüzden hafta sonu ‘hangi filmi izlesem acaba?’ diye düşüne-dururken gözüme çarpan ve konusu ile ilgimi çeken ‘The Tower’ ‘evet bu filmi izlemeliyim’ dedirtti bana.
Filmin Konusuna gelince: Kore’de Seul’un merkezinde bulunan
Tower Sky ‘ikiz kulelerde çalışanlar yaklaşmakta
olan noel kutlamaları için hummalı hazırlıklar içerisindedir. İnanılmaz lüks
içinde olan kulede yönetim, konaklayanları memnun edebilmek için bir dizi
sürpriz hazırlıklar gerçekleştirecektir. Çılgınca gösteriler içinde neler
yoktur ki!.. gökdelenin etrafında fır
dönecek olan helikopterler noel gecesinde, gökten yapay karlar yağdıracak,
havai fişekler patlatılacaktır. İkiz Kulelerde herkes hazırlıklarla
uğraşmaktayken bu esnada kulenin devasa mutfağında küçük bir yangın çıkar. Yangın
büyümeden hemen söndürülür. Ancak partinin coşkusundan ötürü kimse aldırış
etmez ve geceyi olanca ihtişamı ile yaşamayı sürdürür. Helikopterler kulenin çevresinde dolanırken, bir
yandan havai fişekleri patlatmakta, bir yandan da suni kar yağdırmaktadır.
Kulenin etrafında öylesine muazzam bir görüntü hâkimdir ki. Sadece kulede
yaşayanlar değil, dışarıda açık havada olanlarda kulenin ihtişamı karşısında
patlatılan havai fişekler ve yağmakta olan karın etkisi içinde noeli büyük bir
coşkuyla karşılamaktadırlar.
Tamamen cam
kaplı kuleden geceyi seyretmek müthiştir.
Teknolojiyi elinde tutan insanoğlu öylesine ihtiraslı bir güç gösterisi
içindedir ki, sanki doğaya
hükmetmektedir. Oysa doğanın da kendi içinde bir takım kuralları vardır. Ve bu
şaşaalı gösteriler esnasında öyle bir an
olur ki, gösteri yapan helikopterler türbülansa
girerler… Ve o dakikalarda pilotlar kontrollerini kaybederler. Ve bir
helikopter kuleye çarpınca ortalık bir anda cehenneme döner. İşte bu çarpmanın
ardından asıl filmde bu dakikadan sonra başlar.
Kulede mahsur kalan insanların
yaşam mücadelesi ve bir dizi insanlık dersi içinde… filmi izlerken, müthiş
etkileneceksiniz. Gerçekçi sahneler, aksiyon, dram.. heyecanla seyredeceğiniz ve
pek çok duyguyu yaşayacağınız bu filmin sonunda… doğal olarak yaşadığımız
yüzyıla ve kendi ülkemizde de sürekli artmakta olan ve bizlere model olarak dayatılan
gökdelenlerdeki yaşam modellerine eleştirel bir açıdan bakma gereğini de
duyacaksınız. Bu filmi öneririm..
Sang-don Kim'in senaryosunu hazırladığı 2012 Güney Kore yapımı, Kule: ‘The Tower’ Filminin başrollerinde: Sul Kyung-gu, Ye-jin Son, Sang-kyung Kim ve Mina Cho oynarken filmin Yönetmenlik koltuğunda ise Ji-hoon Kim bulunuyor.
(Türkçe alt yazı seçeneği mevcuttur.)
* * * * * * * * * * * * * * *
ÇİRKİN 'UGLY' Filmi: Bir Korea Filmidir.
Filmin konusu ise, intihar teşebbüsünde bulunan ama bunu gerçekleştiremeyen bunalım yüklü bir kadının görüntüsü ile başlıyor. Ama sanmayın ki film ağır bir atmosferde geçecek!.. Film, bir kız çocuğunun kaçırılması ile bambaşka bir boyut kazanıyor.
Kali, henüz 10 yaşında küçük ve şirin bir çocuktur. Kali'nin ebeveynleri bazı sebeplerden dolayı evliliklerinde boşanma kararı alınca şirin kız annesi ve üvey babası olan Shoumik ile hayatını devam ettirmektedir. Shoumik ülkesinin polis departmanında yüksek rütbeli bir polistir. Kali pazar gününü değerlendirmek adına babası ile birlikte dışarı çıkar ve gizemli bir şekilde ortadan kaybolur.
Kali kaçırılmıştır. Film, kız çocuğunun soruşturmasını yöneten polis memurunun başından geçen gizemli olaylarla karşı karşıya kaldığı hikâyeyi anlatmaktadır. Üstelik kaçırılan bu kız, yüksek rütbeli polisin kızı olunca da, heyecan dolu, birbirinden ilginç kurgular içinde sürükleyici bir senaryonun ortasında buluyorsunuz kendinizi. Güç aşığı polis, kızını bulmak için orantısız güç kullanırken, işleri daha da kötü hale sokacaktır.
Filmin konusu ise, intihar teşebbüsünde bulunan ama bunu gerçekleştiremeyen bunalım yüklü bir kadının görüntüsü ile başlıyor. Ama sanmayın ki film ağır bir atmosferde geçecek!.. Film, bir kız çocuğunun kaçırılması ile bambaşka bir boyut kazanıyor.
Kali, henüz 10 yaşında küçük ve şirin bir çocuktur. Kali'nin ebeveynleri bazı sebeplerden dolayı evliliklerinde boşanma kararı alınca şirin kız annesi ve üvey babası olan Shoumik ile hayatını devam ettirmektedir. Shoumik ülkesinin polis departmanında yüksek rütbeli bir polistir. Kali pazar gününü değerlendirmek adına babası ile birlikte dışarı çıkar ve gizemli bir şekilde ortadan kaybolur.
Kali kaçırılmıştır. Film, kız çocuğunun soruşturmasını yöneten polis memurunun başından geçen gizemli olaylarla karşı karşıya kaldığı hikâyeyi anlatmaktadır. Üstelik kaçırılan bu kız, yüksek rütbeli polisin kızı olunca da, heyecan dolu, birbirinden ilginç kurgular içinde sürükleyici bir senaryonun ortasında buluyorsunuz kendinizi. Güç aşığı polis, kızını bulmak için orantısız güç kullanırken, işleri daha da kötü hale sokacaktır.
Filmin adı neden ‘çirkin’? derseniz eğer..
Bu filmde
insanların en yakınlarına karşı bile besleyebildikleri ve ‘bu kadarda olmaz’
diyebileceğiniz akıl almaz ‘seviyesiz, aşağılık’ duygularına tanık olacaksınız.
Ve tek kelime ile siz de bütün bu olup bitenleri son derece ‘çirkin’
bulacaksınız.
Ünlü Hint yönetmen Anurag Kashyap her zaman ki gibi derin
konuları kalemine alarak Çirkin – Ugly filminde izleyicileri kendine çekmeyi
başarıyor.
Yönetmen: Anurag Kashyap - Oyuncular: Alia Bhatt, Rahul Bhat,
Surveen Chawla - Tür: Dram, aksiyon, polisiye. Filmin Gösterim Yılı: 2013
Ugly (Çirkin) Filminin Fragramı
(Türkçe alt yazı seçeneği mevcuttur.)
Filmi seyrederken senaryonun bazı bölümlerinde 'şu sahnelerde biraz abartı var.!' ve 'Polis amca önüne geleni tokatlıyor, dövüyor!.. aman nasıl bir ego patlaması ve güç gösterisidir' yada; 'hangi anne çocuğu kaçırılırken istenilen fidye parasına + kendi ihtiyacı olan parayı da eklemeyi düşünür!!!' dediğim anlar da olmadı değil.. Ama sonuçta bu bir film. İzleyen her insan kendi bakış açıları doğrultusunda değerlendirmelerde bulunacaktır. Kültürler farklı da olsa insan her yerde hep aynı insan!.. Her iki film de son derece sürükleyici idi. Öneririm..
Esin Bozdemir
ÖNERİ FİLMLER
CAMILLE CLAUDEL 1915 - AMİRAL - BÜYÜK BUDAPEŞTE OTELİ - ST. ANNA MUCİZESİ - GALAKSİNİN KORUYUCULARI - TEPELERİN ARDINDA
Not alındı:)
YanıtlaSil