“dört ay, yirmi bir bin kilometre yol,
sekiz bin iki yüz bir metre dağ, altı ülke, sayısız inanç,
sonsuz renk, koku, tat, doku,farklı insanlar,
farklı kültürler, farklı coğrafyalar.
Farklı.....? Orada.....? Uzakta.....? Hayır !
Her şey ve her yer, burası ve orası özde aynı ve aslında hepsi bir...
kendi yoluna gitmeli, kendi dağına tırmanmalı,
kendi denizine dalmalı, kendi göğünde uçmalı,
kendi gözlerinle görmeli,
kendi yoluna gitmeli, kendi dağına tırmanmalı,
kendi denizine dalmalı, kendi göğünde uçmalı,
kendi gözlerinle görmeli,
kendine gitmeli, kendine tırmanmalı,
kendine dalmalı, kendine uçmalı, kendini görmeli,
gittim, tırmandım, daldım, uçtum,
görülmek için çok büyük, ama görmek için çok küçükmüş”. (*)
kendine dalmalı, kendine uçmalı, kendini görmeli,
gittim, tırmandım, daldım, uçtum,
görülmek için çok büyük, ama görmek için çok küçükmüş”. (*)
Nasuh Mahruki, 2010 yılında yayınlanan kitabında ‘Kendi Everest’inize Tırmanın’
diyor!. Siz, hayatınız boyunca, yüksek bir
dağın zirvelerine kadar tırmanabildiniz mi hiç? ya da dağa tırmanabilme cesareti
gösterebildiniz mi!.. Belki dağa çıkma cesareti gösterdiniz, ama daha yolun başında iken vazgeçtiniz. Yada zirveye ramak kalmış iken, dayanamayacağınızı anlayıp tırmanışınızı yarım bıraktınız!. Mahruki; “Herkes
Everest’e tırmanamayabilir, ama herkesin
tırmanabileceği bir Everest’i vardır. Asıl olan birimizin diğerinden daha
iyi olması değil, her birimizin kendi içimizde taşıdığımız potansiyeli,
kendimiz için en iyi ve en doğru olanı bulmasıdır. Kendi potansiyelinin
doruğuna ulaşan insan, zaten yaşam içinde diğerlerinin arasındaki doğru yerini
de bulmuş olur.” diyor.
Nasuh Mahruki’nin hayat deneyimi, başarıları ve öğretilerle
dolu "Kendi Everest'inize Tırmanın" kitabı gerçek bir yol gösterici. Yaklaşık üç dört ay önce büyük bir ilgi ve beğeni ile okuduğum kitapta onlarca altını çizip dikkate aldığım ve kendime rehber olabilecek sihirli sözcüklerle, Cüceloğlu’nun tam yerini bulan ifadesi ile ’Kutupyıldızı cümleler’ eşliğinde ruhsal
yolculuğa çıkıp; kendi çizdiğim yolumu / yol haritamı yeniden bir süzgeçten geçiriyorum...
yolunda gitmeyen bazı şeyler ya da yanlışlıklar ve aksaklıklar var ise onları
telafi edecek yöntemleri denemek üzere, yılmadan azimle çalışma iradesine ve yine
elde etmiş olduğum doğrularımın ardından da aynı kararlılıkla yürümem
gerektiğine olan inançla sürekli güncelliyorum kendimi!
"BİR ŞEYİ İYİ ANLAMANIN VE
İYİ ANLATMANIN EN ETKİLİ YOLU YAPMAKTIR..."
Nasuh Mahruki, dağa tırmanma gibi çok somut ve cesaret isteyen bir eylemden bahsederken bu eylemin altında yatan gerçek sürecin gizemini gözler önüne seriyor. Dağa tırmanmanın ' Kendi Everest'inize Tırmanışın ' nasıl bir ruhsal yolculuk olduğunun da ayırdına varıyorsunuz.
”Ölümün olduğu bir
dünyada yaşam çok ama çok değerlidir. ... Dağ beni istemezse saygıyla kabul
ederim ve sağ salim gitmeme izin verdiği için ona teşekkür ederim.”
Yaşamın gizemi işte Mahruhi’nin bu bakış açısında saklı.
Socrates, ”Bir insanın
hayattaki en önemli faaliyeti ruhuna gereken özeni göstermesidir” der. Gerçekten
yaşamak isteyen, ’ruhuna gereken özeni gösterir’.
Evet bir yılı daha devirdik ve yeni bir yıla girdik. 2014’ün
ilk günlerinde yepyeni bir sayfa daha açarken önümüze, Nasuh Mahruki’nin birbirinden
önemli bulduğum sayısız öğütleri içinden ben de sizlere her biri, birer
'Kutupyıldızı' olan cümlelerden bazı seçkiler sunmak istedim.
Umuyorum, bana ilham ve ışık veren bu sihirli sözcükler tıpkı benim gibi sizleri de
ruhsal yolculuklara çıkararak, 'kendi
ruhunuza gereken özeni' göstermenize vesile olur..
”Hayatımızla ilgili seçimlerimizin sorumluluğu, seçtiğimiz hayatı
yaşamaktır. Ve bu geri döndürülemez ve devredilemez bir sorumluluktur.”
”En önemli seçim kendimiz olmayı seçmemizdir. Yaşamın bizden beklediği budur: Olabileceğimizin en iyisi olmak.”
”En önemli seçim kendimiz olmayı seçmemizdir. Yaşamın bizden beklediği budur: Olabileceğimizin en iyisi olmak.”
”Kolaya kaçmadan insanın kendine yakışanı seçmesinin adı disiplindir.
Yaşamdaki disiplinimizin en büyük kaynağı, kendimize duyduğumuz saygıdır...”
”Disiplinli bir yaşam, önce özsaygıyı ve özgüveni, sonra da her durumda
doğruları ve haklılığı savunabilme cesaretini getirir. Cesaret, hayatın
dinamikleriyle kumara oturmak değil, kendi güçlü taraflarımızla, hayatın içinde
hak ettiğimiz yeri elde etmek için harekete geçmektir. Cesaret, korkunun olmaması
değil, korkunun kontrol edilmesidir.... Yaşamdaki cesaretimizin ölçüsü
yaptığımız seçimlerde görülür. Sonuçları belirleyen de aslında bu seçimlerdir.”
”İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli fark, kendi tercihlerini
yapabileceği ve kendi yolunu çizebileceği özgür bir iradeye sahip olarak
yaratılmış olmasıdır. Bu nedenle insanlar yaptıkları ve bazen de yapmadıkları
şeylerden sorumludurlar.”
‘Hayatın içinde kendi yerinizi arayın.’
“İnsan kendine yakışanı, kendisine uygun olanı aramalıdır. Hayatın içinde kendi yerimizi aramak demek, hayata, sonucu değiştirebilecek aktif bir oyuncu olarak katılmak ve bir yaşam boyu bunun için mücadele etmek demektir. Hayatın içindeki sorumlulukların farkında olan insan, hayatın içinde kendi yerini de bulabilecek ve varlığına sonucu değiştirebilecek bir anlam katabilecektir. İnsan hedeflerinin ve ideallerinin büyüklüğü ölçüsünde büyük olur. Hayatın içinde bir yer değil, hayatın içinde kendi yerinizi istemelisiniz. Kendinizi nereye layık görüyorsanız orayı aramalısınız.”
“Öğrendiklerinizi paylaşın. Yapmak yaşamak bir değerse, paylaşmak da sürecin tamamlayıcısıdır.”
“İnsan kendine yakışanı, kendisine uygun olanı aramalıdır. Hayatın içinde kendi yerimizi aramak demek, hayata, sonucu değiştirebilecek aktif bir oyuncu olarak katılmak ve bir yaşam boyu bunun için mücadele etmek demektir. Hayatın içindeki sorumlulukların farkında olan insan, hayatın içinde kendi yerini de bulabilecek ve varlığına sonucu değiştirebilecek bir anlam katabilecektir. İnsan hedeflerinin ve ideallerinin büyüklüğü ölçüsünde büyük olur. Hayatın içinde bir yer değil, hayatın içinde kendi yerinizi istemelisiniz. Kendinizi nereye layık görüyorsanız orayı aramalısınız.”
“Öğrendiklerinizi paylaşın. Yapmak yaşamak bir değerse, paylaşmak da sürecin tamamlayıcısıdır.”
“ Yaşam baştan sona bir öğrenme oyunudur.”
" Bu dünyada sizden sadece bir tane var. Bu nedenle de değerlisiniz. Ancak hayatın her alanında kendi 'Everest'lerinize ulaşarak yaşamdaki gerçek değerinizi bulup ortaya çıkarmak ve kendinizi gerçekleştirmek, büyük oranda sizin tercihlerinize ve gayretinize kalmış bir şeydir. Bu yoldaki birinci ve en önemli tercih kendiniz olmayı seçmektir. Unutmayın ki siz hiç kimsenin hayatının yardımcı oyuncusu veya figüranı değilsiniz. Siz bu dünyaya kendiniz için, kendi sınavınız için geldiniz ve bu yaşamda asıl odaklanılması gereken de budur."
" Bu dünyada sizden sadece bir tane var. Bu nedenle de değerlisiniz. Ancak hayatın her alanında kendi 'Everest'lerinize ulaşarak yaşamdaki gerçek değerinizi bulup ortaya çıkarmak ve kendinizi gerçekleştirmek, büyük oranda sizin tercihlerinize ve gayretinize kalmış bir şeydir. Bu yoldaki birinci ve en önemli tercih kendiniz olmayı seçmektir. Unutmayın ki siz hiç kimsenin hayatının yardımcı oyuncusu veya figüranı değilsiniz. Siz bu dünyaya kendiniz için, kendi sınavınız için geldiniz ve bu yaşamda asıl odaklanılması gereken de budur."
“Hiçbir gerçek başarı kolay elde edilmez; başarıyı arzulayan
zorluklarına da hazır olmalıdır.”
“Ne yapabileceğini bilmek, gücünü bilmektir, ne yapamayacağını bilmekse
haddini...”
“Vücudunuz sizin tapınağınızdır, ona çok iyi bakın. Onu iyi tanımanız,
dengeli ve sağlıklı beslenmeniz, hafif de olsa düzenli egzersiz yapmanız,
stresten korunmanız ve yeteri kadar uyumanız ve dinlenmeniz gerekir. Vücudunuza
saygıyla, şefkatle ve anlayışla yaklaşmalı ve mutlaka iyi bakmalısınız.
Sağlıklı ve zinde bir vücut, daha güvenli, daha üretken, daha mutlu ve daha
başarılı bir hayat sürmenizi kolaylaştıracaktır. “
“Her zaman aynı şeyleri seçersek her zaman ulaştığımız sonuçlara
ulaşırız.”
“Yeteri kadar gayret ederseniz, gerçekçi tüm hedeflerinize
ulaşabilirsiniz. “
" İnsan bir potansiyeldir."
" Sahip olduğumuz bu genç ve çalışabilir nüfus, hayalimizdeki büyük, aydınlık ve güçlü Türkiye özlemi doğrultusunda büyük bir fırsat olduğu gibi, çağdaş ölçülerde, rekabet gücü yüksek, kaliteli ve yaygın eğitim politikalarıyla destekleyemezsek, bir diğer deyişle eğitim sistemimizi bu ihtiyaçlarımıza göre yeniden ve süratle tasarlayamazsak, bu fırsat rahatlıkla bir tehdide dönüşebilir ve doğal olarak sunduğu fırsatlar ölçüsünde, geleceğimiz için büyük bir tehlike olabilir. " VATAN LAFLA DEĞİL EYLEMLE SEVİLİR, S.519
" İnsan bir potansiyeldir."
" Sahip olduğumuz bu genç ve çalışabilir nüfus, hayalimizdeki büyük, aydınlık ve güçlü Türkiye özlemi doğrultusunda büyük bir fırsat olduğu gibi, çağdaş ölçülerde, rekabet gücü yüksek, kaliteli ve yaygın eğitim politikalarıyla destekleyemezsek, bir diğer deyişle eğitim sistemimizi bu ihtiyaçlarımıza göre yeniden ve süratle tasarlayamazsak, bu fırsat rahatlıkla bir tehdide dönüşebilir ve doğal olarak sunduğu fırsatlar ölçüsünde, geleceğimiz için büyük bir tehlike olabilir. " VATAN LAFLA DEĞİL EYLEMLE SEVİLİR, S.519
“Her hedef ulaşıldığında, yeni hedefler için basamak olur.”
“Gerektiğinde geri çekilmesini bilin. Geri çekilmek daha iyi şartlarda
ilerleyebilmemizin ilk adımıdır.”
“ Hobilere sahip olun. Hobilerinizde sizin karakteriniz gizlidir. Hobiler
tercihlerinizi ve zevklerinizi gösterir, bu yüzden kişiliğimizin bir tür
aynasıdır. Hobiler yaratıcılığımızı da geliştirir. Hobileri olan insanların
öz disiplini ve odaklanma yeteneği, yaptıkları işte de daha başarılı olmalarını
sağlar. "
“Hayatın zorluklarına dayanın.” , “Yaşam deneyimdir.”
“Başarılı yaşam, kendi farkındalığına ulaşan ve varlığının
potansiyelini bu farkındalıkla gerçekleştiren yaşamdır.”
" Yaşamak, doğup büyümekten, soyumuzun devamı için çoğalmaktan ve yaşlanıp ölmekten daha yüksek anlamlar taşımalıdır. Sartre'in ' kazayla doğmuş, yanlışlıkla yaşayan ve bilgisizlik içinde ölen insan' ından daha fazlasını yapmanın anahtarı aslında kendi ellerimizde bulunuyor. Yeter ki o anahtarı kullanacak cesareti gösterelim ve seçimlerimizi, biz öylesini istediğimiz, öylesini tercih ettiğimiz için yaparak bu yaşamda kendimizi, kendi varlığımızı düşüncelerimizle, başarılarımızla, yaptıklarımızla ifade edelim ve arkamızda kendi izimizi bırakalım. "
" Yaşamak, doğup büyümekten, soyumuzun devamı için çoğalmaktan ve yaşlanıp ölmekten daha yüksek anlamlar taşımalıdır. Sartre'in ' kazayla doğmuş, yanlışlıkla yaşayan ve bilgisizlik içinde ölen insan' ından daha fazlasını yapmanın anahtarı aslında kendi ellerimizde bulunuyor. Yeter ki o anahtarı kullanacak cesareti gösterelim ve seçimlerimizi, biz öylesini istediğimiz, öylesini tercih ettiğimiz için yaparak bu yaşamda kendimizi, kendi varlığımızı düşüncelerimizle, başarılarımızla, yaptıklarımızla ifade edelim ve arkamızda kendi izimizi bırakalım. "
“İdealleri ve hedefleri olan insanlar, kendilerini bekleyen zorluklara
da hazır olmalıdır...”
Ve son sözlerimi bu kitapta yer alan ve aslında hepimizin bildiği, yerine
getirildiği müddetçe karşılığını bulan, kısa ve öz bir cümle ile noktalıyorum. 'Yaşamda gerçek başarının sadece bir tek kuralı vardır; o da çok çalışmaktır.’
“Hiç bir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır;
çalışkan olmak.” ATATÜRK
Esin Bozdemir
(*) Nasuh Mahruki, 'Asya Yolları, Himalayalar ve Ötesi' Kitabından
Henüz okuyamadığım bir kitaptı. Bu güzel tanıtım için teşekkürler Esinciğim.
YanıtlaSilKüçük bir çocukken dağların zirvesine çıkıldığında arka tarafında başka şehirler görüleceğine kesin gözüyle bakardım :)
Hiçbir zaman hiçbir dağın zirvesine kadar tırmanamadım tabii :)
Dağa tırmanmak ruhsal bir yolculuk gerçekten, en heyecanlısından içsel bir yolculuk.
Karşılaşılacak zorluklar, pes etmekle etmemek arası kararsızlıklar, azim, inanç, kararlılık.. Yenik düşme ya da zafer
Tüm yönleriyle yaşamın ta kendisi aslında bu yolculuk...
Nasuh Mahruki çok sevdiğim ve saygı duyduğum biri.
Atatürk'e olan tutkusu onu gözümde daha da değerli yapıyor.
İzninle ben de buraya yakın bir zaman öncesi Atatürk'e yazmış olduğu mektubun son satırlarını aktarmak istiyorum:
"DÜŞMANIN KAÇMA ZAMANI GELDİ"
Bugün artık Lise öğrencileri, üniversite öğrencileri ayağa kalkmış durumdalar ve kendi gelecekleri için, Cumhuriyet'in kazanımları için mücadeleyi başlattılar ve inan bana, hepsi muhtaç oldukları kudretin damarlarında dolaştığının farkındalar. Zor zamanlar yaşadık, Cumhuriyet'in bir çok önemli kazanımı alt üst edildi, demokrasimiz ve hukukumuz, demokrasi ve hukuktan başka bir şeye dönüştürüldü. Büyük haksızlıklar, ihanetler, yolsuzluklar ve insan hakları ihlalleri yapıldı, yapılıyor ama sonunda Türk Genci, kendi geleceğini güçlü ve becerikli ellerine almaya karar verdi. Sen Milletini çok iyi tanıdığın için bilirsin, oraya zor gelir ama, bu Millet bir kere gayrı yeter dedi mi, düşmanın kaçma zamanı gelmiş demektir. Bundan sonrası çok daha kolay olacaktır. Yaşamdaki en büyük öğretilerini senden almış olan bir Türk genci olarak, sana bir daha ki mektubumda çok daha güzel haberler vereceğime emin olabilirsin.
Her geçen gün seni daha çok özlüyoruz ATA'm…
Bizim için yaptığın her şey için sonsuz teşekkürlerimle…''
Güzel bir hafta sonu seninle olsun Esinciğim.
Sevgiler...
@Zeugma,
SilNasuh Mahruki hayata karşı düzgün duruşu, öğretileri ve hak ettiği başarıları ile saygı duyulması gereken örnek bir insan. Tıpkı benim gibi, seni de etkileyen kendisinin Atatürk'e olan tutkusu, O'nu gözümüzde çok daha değerli kılıyor.
Atatürk'e yazmış olduğu mektubunu bizlerle paylaşarak, yapmış olduğum bu post.a değer kattığın için ayrıca sana çok teşekkür ederim Zeugmacığım..
Ben de sana güzel bir hafta sonu dilerim.
Sevgilerimle...
Kitap şahane.....
SilNot.Büyükbabasının "büyükbabasının" babası; Bir "büyükbaba" fazla imiş gibi geldi... (büyükbabasının babası olabilir mi acaba!)
@dismengil,
SilSayfama hoş geldin dismengil,
Yazımın en altında 'Nasuh Mahruki Ailesi hk. bilgi için bkz.' yazıyor.. Dikkatinizden kaçmış olmalı!. Orada Nasuh Mahruki'nin kendi sayfasından ailesi hakkında detaylı bilgi verilmiş. O kısmı alıntılıyorum;
"200 yıldan fazladır İstanbul’da yaşayan köklü ve varlıklı bir aileden geliyorum ve hem ailemden hem de Türklüğümden büyük gurur duyuyorum. Büyükbabamın büyükbabasının babası, 1822 yılında Sakız Adası’nda çıkan Rum isyanını bastıran ve Sultan II. Mahmud’un, dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı olarak kendisine verdiği bu görevi eksiksiz yerine getirdikten sonra, burada şehit düşen (Nasuh oğlu) Kaptan-ı Derya Ali Paşa’dır. İsyan bastırıldıktan ve bütün kontrol Osmanlı Donanması’na geçtikten sonra, Osmanlıların Sancak Gemisi’ni ateş kayıklarıyla düzenlediği saldırıda yakmayı başaran ve Yunanlıların “Kara Ali” dediği büyük büyük büyük dedemi şehit eden Kanaris adlı gözüpek Yunan denizci, kendi ülkesinin milli kahramanlarından biridir. Sakız adasının en büyük meydanındaki en büyük heykel, bu olayın anısına dikilmiş Kanaris’in heykelidir. Bugün ailemizin soyadı olan Mahruki, yani “yanarak ölen”, “yanmış” anlamındaki Osmanlıca kelime de bu olaydan ailemize şerefli bir miras olarak kalmıştır."
(http://www.nasuhmahruki.com/index.php?option=com_content&view=category&layout=blog&id=316&Itemid=385)
Kitap gerçekten şahane...Öneririm..
Esenlikler dilerim.
"Pes etmek yok. Ne kadar gidiyorsan git ama mutlaka ileriye doğru git." Nasuh Mahruki
YanıtlaSil@ali zafer sapci,
SilNasuh Mahruki hayatın özünü keşfetmiş kendi yolunu çizmiş ve kendi Everesti'ne tırmanabilmiş 'örnek' bir insan. Sözleri adeta birer kutup yıldızı!
İnsan ruhu,tabiatın kokularını duyunca, o ruhu oraya taşıyan bedene teşekkür eder;bedenin ruha yaptığı teşekkür gibi...Azim,irade,irdeleme ve isteme; bütün bunları eyleme çevirme; yetmedi, kitaba dökme, yetmedi insanlara şehir şehir gezip anlatma...
YanıtlaSilYeni yılın yeni heyecanı,kırların çağrısı gibi bir şey olmuş Esin.
@Guven,
SilMahruki'yi çok güzel anlatmışsın. Temennilerin için çok teşekkür ederim Güven.
Ben de sana güzel bir yıl diliyorum. Bu yıl Güven'in yılı olsun. Yıldız tozları serpilsin üzerine..
Her biri yıldız olacak olan, pırıl pırıl 'kitapların' bizlere armağanın olsun.)
Güzel çağrıların yankılarını bütün bir yıla ve değerli dostlarıma dağıtıyorum şimdi.))
Esen kal...
Nasuh Mahruki baştan sona bir motivasyon nesnesi zaten:)))
YanıtlaSil@sezer eser perker,
SilBize motivasyon lâzım:))
Enerji sarf edip, hareket eden insanların, beyninin (orantılı) daha hızlı çalıştığına ve hayatı daha iyi tanıdıklarına dair bir düşünce taşırım. Herkesin yüksek veya alçak dağları vardır ve doğa izin verdiği ölçüde her insan davetlidir.
YanıtlaSilNasuh Mahruki'nin dik duruşuyla biriktirdiği nice deneyimlerini önce bizlere, sonra dünyaya eserleriyle vermesi dileklerimle iyi Pazarlar dilerim.
Esenlik ve dostlukla...
@Mehmet Osman Çağlar,
SilDüşüncenize kesinlikle katılıyorum Mehmet Bey. Üreten, hareket eden, enerji sar eden insanlar, verdiklerinin karşılığını kesinlikle alıyorlar. Doğa'nın davetkâr çağrısına kulak vermeli..
Mahruki örnek bir hayat tarzı sunuyor insanlara.. Ürettikleriyle eminim ki insanlığa yön verecek başkaca eserler de verecektir.
Size ve ailenize de iyi haftalar dilerim..
Esen kalın...