Tarihi Gelibolu Yarımadasında, destansı topraklardaki
gezimizi kaldığımız yerden anlatmaya devam ediyorum. 1. Gün: Gelibolu
Yarımadasının Eceabat – Seddülbahir güzergâhı üzerinde yer alan ziyaret
noktalarını dolaşmış bunları üç bölümde sizlerle paylaşmıştım. İkinci Gün: istikametimiz Eceabat
– Anafartalar güzergâhı olacak. Başlangıç noktamız yine Eceabat. Çanakkale’de konakladığımız tesisten ayrılıp, aynı şekilde deniz
yolu ile araçlı feribotu kullanarak Çanakkale’den Eceabat’a geçiyoruz.
Eceabat – Anafartalar Güzergâhı
Çanakkale Kara
Muharebeleri’nin en yoğun bir biçimde yaşandığı alanları kapsıyor. Özellikle
Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’ün savaşa en yoğun biçimde katıldığı bölgeler
olarak dikkat çekiyor.
Kocadere Hastane Şehitliği ‘Tatar İsmet Bey Mucizesi’ Kilye Koyu üzerinden sola saparak Kabatepe Tanıtım Merkezine doğru yol
alıyoruz. Bu hat üzerinde yolun sağ tarafından içeriye doğru Kocadere Bölgesine
yöneldiğinizde bu şehitliğe varabilirsiniz.
Arıburnu bölgesine çıkan Müttefik Kuvvetlerini karşılayan, 19. Tümen ve ona yardıma gelen 5. Ve 16. Tümenlere ait Sıhhiye Bölükleri, Kocadere’nin güneyinde ve kuzeyindeki bölgelerde ilk aşamada sargı yerlerini daha sonra tümen hastanelerini kurmuşlardır. Bu şehitlikte cepheden hastanelere yaralı olarak gelen ancak hayatını kaybeden şehitlikler yatmaktadır. Özellikle bu bölgede yer alan Kocadere Şimal Grubu’na ait ağır yaralı hastanesi eldeki imkansızlıklar ve hekim azlığına rağmen Baş Tabip Tatar İsmet Bey’in gayretleri ile dönemim koşullarına göre oldukça temiz ve düzenli olması nedeniyle altın madalya ile ödüllendirilen ilk ve tek hastane olma ünvanını almıştır. Bu şehitlikte kimlik bilgisi tespit edilen 1354 şehit yatmaktadır.
Mehmetçiğe Saygı Anıtı
Kanlısırt istikametinde karşımıza ‘Mehmetçiğe Saygı Anıtı’
çıkıyor. Bu anıt, Kabatepe – Conkbayırı hattı üzerinde, Albayrak Sırtı’nın güney
ucunda yer alıyor. Bu heykelde yaralı bir askeri taşıyan bir başka asker
canlandırılmış. Kuşkusuz bu durum biraz şaşırtıcıdır; çünkü bir asker savaştığı
bir askeri taşımaktadır!. Çanakkale Muharebelerinin en ilginç öykülerinden
biridir bu. Avustralya Genel Valisi Lord
Cosey’in anlatımına dayandırılarak aktarıldığı düşünülen bu olay, iki düşman
siper arasında bir bacağı kopmuş vaziyette yatan, acılar içinde çığlıklar atan
bir İngiliz yüzbaşısını, bir Türk askerinin sırtlayıp kendi siperine
bırakmasının öyküdür. Bu akıl almaz olayın anısına dikilmiş olan
‘Mehmetçiğe Saygı Anıtı’ , insanlık onurunu savaşın bile yok edemeyeceğini bize
gösteren önemli bir kanıttır.
Mehmetçiğe Saygı
Anıtı’ndan kuzeye doğru yamaca tırmanmaya başlanılan yolun sağ tarafında
Kanlısırt kitabesi ile karşılaşıyoruz. Mimar Ahmet Gülgören tarafından
tasarlanan kitabede;
“Anzak kolordusu 6-7
Ağustos 1915’de Anafartalar bölgesine çıkarma yapan 9. İngiliz kolordusunun
hedefine ulaşmasını kolaylaştırmak amacıyla 19. ve 16. tümenlerin savunduğu
Arıburnu cephesindeki Türk kuvvetlerini yerinde tutmak için taarruz etti. 16.
tümen birlikleri çok çetin çarpışmalarda 1520 şehit, 4750 yaralı vermesine
rağmen Kanlısırtı kahramanca savundu.”
Kanlısırt, karanlık tünellerde süngü süngüye yapılmış olan
kanlı savaşın adıdır. Bu bölgenin Kanlısırt olarak nitelendirilmesinin nedeni
ise, 18 Mayıs gecesi başlayan Türk taarruzunda burada 10. 000’e yakın şehit
verilmesinden kaynaklandığıdır.
Kesik Dere Şehitliği
Arıburnu cephesinin bir kısmını oluşturan buradaki cephe hattında; 27. Ve 57.
Piyade alaylarına bağlı birlikler görev yapmışlar. Ancak bu bölgeye daha sonra
18., 64. Ve 72. Piyede alayları da katılmış. 19. Tümen Komutanı Mustafa
Kemal’in emir ve komutası altında bulunan ve burada şehit düşenlerin bir kısmı,
bu şehitliğe gömülmüş. Şehitliğin kitabesine göre burada yatan şehitlerimizden
1115 askerimizin isimleri tespit edilmiş.
57.Piyade Alayı Şehitliği
Ve.. Muharebelerin sembol alayı olan 57. Piyade Alayı
Şehitliğine geliyoruz. Çanakkale Muharebeleri sırasında 57. Alay’ın öyküsü, bu
savaşların hangi özverilerle kazanıldığının öyküsüdür aslında.
.
57.Piyade Alayı Şehitliği
Mustafa Kemal Atatürk’ün “Ben size taarruzu emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar kaim olabilir” sözleriyle bu alaya verdiği emir, taarruz değil ölüm emridir; ve bu emir harfiyen uygulanır.
Kemerli kapıdan içeriye girince şehit alanlarının yazılı olduğu mezar taşları ve tam karşıda ise üç zafer takının birleşmesinden oluşmuş bir anıt bulunuyor.
Konik kubbenin tam üstünde bir alem, ortasında da bir mermer lahit bulunuyor.
Bu lahit 57. Alay askerlerinin sembolik bir mezar taşı olarak değerlendirilebilir.
57. Alay’ın anısına inşa edilen bu sembolik şehitlik,
1992 yılında mimar Nejat Dinçel tarafından tasarlanmıştır.
1992 yılında mimar Nejat Dinçel tarafından tasarlanmıştır.
Ana giriş kapısının hemen sağında, 10 Eylül 1994’te 108
yaşındayken vefat eden Hüseyin Kaçmaz’ın bir bronz heykeli bulunuyor. (Küçük
bir kızın elinden tutar vaziyette) Heykelin tam karşısında ise Çanakkale
Muharebelerini anlatan bir kabartma grubu yer alıyor.
Türk Askerine Saygı Anıtı
Kılıç Bayırı’nın güney ucunda, 57. Piyade Alayı
Şehitliği’nin batısında yer alan anıt; Prof. Tankut Öktem tarafından
tasarlanmış. Elinde tüfeğiyle ileri doğru atılır vaziyette, taarruza kalkmış Mehmetciği simgeleyen,
bronzdan heykel görülmeye değer. Kültür Bakanlığı tarafından 1992 de
yaptırılan anıt, hayatını kaybeden askerlere adanmış.
Talat Göktepe Anıtı
Talat Göktepe Anıtı - Yangın Şehidi:
Conkbayırı’nın güneyinde bulunan bronz anıt, Çanakkale Orman Bölge Müdürü Talat Göktepe’nin Arıburnu’ndaki ağaçları kurtarmak için yangınla mücadele edişini temsil ediyor.
İşin teknik yanını bilmiyorum ama bu güzel, değerli çalışmalarınızı bir CD'de toplayıp değerlendirmeyi, daha geniş kitleleri yararlandırmayı düşünmüyor musunuz? Keşke bazı Bakanlıklar fark edebilse.
YanıtlaSilElinize. emeğinize sağlık...
@Makbule
SilDuyarlılığınız için çok teşekkür ederim.
Biz aktarmaya ve paylaşmaya devam edelim :)