Kitaplar, dünyaları içine alan, bizi aydınlatan, bizi hiç gitmediğimiz görmediğimiz diyarlara götüren, nice olaylara, sevdalara, kahramanlıklara ve buluşlara ve daha hiç bilinmeyen sırlara bizleri ortak eden ne büyük bir nimet, ne özel bir arkadaştır.
“Okuma, tutkuların en asilidir.” der Antoine Albalat.
Martine Luther ise; ” Her büyük kitap, bir hareket ve her büyük hareket, bir kitaptır.” der. Bu sözün üzerine dahi, ne çok kitap yazılır. Kitaplar, hayallere açılan bir penceredir aynı zamanda. Ve hayallerimiz, kitaplardaki dünyalarla daha da zenginleşir.
Bir de, hayal kahramanlarımız vardır. Kimi kahramanlar özeldir, onları hiç kimse bilmesin isteriz. Ama bazı kahramanlar vardır ki, onlar hayali de olsalar, hemen herkesin kahramanı olmuştur. Teksas, Zagor, Süperman, Batman, Temel Reis, Şirinler, Casper... gibi. En son okuduğum Sunay Akın’ın ‘Hayal Kahramanları’ kitabında, hepimizin yakından bildiği bu hayal kahramanlarının hiç bilmediğimiz var oluş serüvenlerine yol alıyoruz. Ve ben bir kez daha yazarın araştırmacı kimliğine, konular arasında ustaca köprüler kurarak hiç bilinmeyenleri ya da yanlış bildiğimiz gerçekleri gün yüzüne çıkarmasına hayran oldum. Anladım ki hayal kahramanlarımız bir yana, bir o kadar da gizli kahramanımız var bizim!.