Nostaljik Pazartesi yazıları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Nostaljik Pazartesi yazıları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Aralık 2015 Pazartesi

Doğayla Barış *

“Dünyayı esirgemek için aramızdaki barışa ve kendimizi esirgemek için de dünya ile barışa karar vermek zorundayız.”

Çağdaş Fransız düşünürü, Michel Serres in çarpıcı bir şekilde ifade ettiği gibi, üzerinde yaşadığımız dünyayı böylesine talan ederken -aslında bizzat kendimizi yok etmeye mahkum ettiğimizin bilincine varmadığımız sürece- onu ölüme terk etmekten başka bir şey yapmış olmayız. 

Bu dünya, ve üzerinde yaşadığımız bu evren olmasaydı biz nerede olacaktık?

Belki de 'yokluk, hiçlik ve kaos' gibi kavramlardan habersiz... yanıtlanamaz sorunları dahi kendimize sormaktan kaçınır bir halde olacak, kendi girdaplarımızın içinde kaybolacaktık kim bilir!. 

Felsefenin o ilk baş sorusu ”nerden geldik, nereye gidiyoruz?” sorusuna muhatap alınacak varlıklar olarak insan aklı ve gücünü ölçüt kabul ettiğimizde, dünyaya dair soru soranların, sorunun temelindeki kaygılardan çok uzaklaşarak, bugün geldikleri nokta oldukça düşündürücüdür.

İnsanın kendisiyle ve birbiriyle olan didişmesi ve ihtirasları, içine aldığı o karşı konulmaz açgözlülüğü ve tüketim çılgınlığı ile yozlaşması dünyanın bu günkü görüntüsünü nasıl çirkinleştirdiğinin birer kanıtıdır. İçimizdeki bu ihtiraslarla dünyayı ıskalamanın ve ona gereken değerin verilmemesi, aslında farkında olmadığımız en önemli bir gerçeği yani, zamanı ve mekanı unutmak olduğunu bize düşündürmelidir.