14 Mart 2025 Cuma

ELHAMRA SARAYI Endülüs'ün Yaşayan Efsanesi!


Endülüs gezimizin en özel rotasını Elhamra Sarayı oluşturuyor. Bir düş bahçesinin içinde, zamanın durduğu bir yer gibi; Kızıl tepelerin ardından, bir bilgelik mabedi olarak karşımıza çıkıyor. Endülüs mimarisinin ve İslam Sanatı’nın en güzel örneklerinden biri olan Elhamra Sarayı, Gırnata’da yani şimdiki adıyla Granada şehrinde, Daro ve Genil ırmaklarına hakim sarp bir tepe üzerinde yer alıyor.

Kimilerine göre Elhamra Sarayı'nın Sierra Neveda Dağları'nın hemen eteğine kurulması; saraya muhteşem bir arka fon oluştururken, dağın her mevsimde değişen görüntüsü eşliğinde, güneş ışıklarının türlü oyunları ona bambaşka bir gizem ve ihtişam katarken aynı zamanda düşmanlarını da olası tehlikelere karşı, daha hakim bir tepeden gözetlemeyi sağlamak için yapılmıştı. İnşaatında kullanılan toprak malzemenin renginden dolayı, Elhamra'ya -kızıl- adı yakıştırılan ve ilk olarak askeri bir alan olarak tasarlandıysa da zamanla (Sultan I.Yusuf ve ondan sonra gelen) emirlerin eklediği bahçeler, kasırlar ve köşklerden oluşan muhteşem bir saraya dönüşür.   

Elhamra Sarayı sadece Müslüman coğrafyanın değil, tüm insanlığın en görkemli medeniyeti ve en önemli tarihsel miraslarından biri olarak, 1984 yılında Unesco Dünya Kültür Mirası listesine alınır.

26 Şubat 2025 Çarşamba

MİHRİ HATUN, Adını Venüs'e yazdıran kadın!

 


Şu kadim topraklardan kimler gelip geçmedi ki!. kimileri adını dağlara, taşlara yazdırdı!. kimileri yüreklerimizde sonsuza dek yaşayacak... ama kimileri de var ki, ulaşılmaz dediğimiz diyarlara, hem de çok-çok uzaklara!... semalara kadar uzanıp adını bir gezegene yazdırdı!.
'Böyle de iz bırakmak!. Galakside hem de!.. kime nasip olmuş ki!' dediğinizi duyar gibiyim...Üstelik O, bir Türk kadınıydı! Sıradan bir kadın değildi elbette.. İşte O kadın, İlk  Divan Şairimiz  MİHRİ HATUN'du. 
Devamı: Arşivde Mihri Hatun  

24 Şubat 2025 Pazartesi

2025 Kış Tatili Rotaları: Bu Sezon Keşfetmeniz Gereken 3 Destinasyon

Kış ayları, seyahat tutkunları için büyüleyici manzaralar ve eşsiz deneyimler sunuyor. İster karlarla kaplı dağlarda kayak yapmak, ister sıcak bir kaçış planlamak isteyin, 2025 kışında keşfetmeye değer en iyi destinasyonları sizin için derledik.

1. Zermatt, İsviçre – Kayakseverler İçin Cennet 

Zermatt, dünyaca ünlü Matterhorn Dağı’nın eşsiz manzarası eşliğinde lüks bir kayak tatili sunuyor. Geniş pistleri, Michelin yıldızlı restoranları ve şık butik otelleriyle kış sporlarını sevenler için kusursuz bir rota.

2. Lapland, Finlandiya – Kuzey Işıkları Masalı 

Kışın en büyüleyici deneyimlerinden biri, Laplan’de gökyüzünü dans eden Kuzey Işıkları’nı izlemek. Aynı zamanda ren geyikleriyle safari yapabilir, buz otellerde konaklayabilir ve Noel Baba’nın köyünü ziyaret edebilirsiniz.

3. Kapadokya, Türkiye – Karlar Altında Balon Turu 

Kapadokya, kışın bambaşka bir güzelliğe bürünüyor. Peri bacalarının üzerine yağan kar, bölgeyi masalsı bir diyara çevirirken sıcak hava balonlarıyla gökyüzünden bu eşsiz manzarayı izlemek unutulmaz bir deneyim sunuyor.

Bu kış, ister karlarla kaplı dağlarda macera arayın, ister sıcak bir kaçış yapın, kendinize unutulmaz bir tatil hediye edin. 2025’in en özel anlarını bu destinasyonlarda yaşayabilirsiniz!

Soğuk havalarda seyahat ederken, cildinizin de korumayı unutmayın! 

Hava değişimleri cildinizi hızla kurutur. Kuruyan ciltler için en büyük sorunlardan biri, cildin elastikiyetini kaybetmesi ve tahriş olmasıdır. Hassas cilde sahip olan kişilerin, özellikle kış aylarında cildine ekstra özen göstermesi gerekir.

Vaseline Gluta-HYA serisi, GlutaGlow ve hyalüronik asit içeren formülü ile 5 günde daha aydınlık ve parlak* bir cilt sağlar. Serum etkili formülü ile ciltte hızla emilir, yağlı ve yapışkan bir his bırakmaz.  

Vaseline Gluta-Hya Serum Etkili Losyonları incelmek için tıkla.

*Aydınlık ve parlaklık iddiası ürün kullanılmadan önceki haline kıyasladır. Düzenli kullanımla yapılan klinik testlere göre.

Bir boomads advertorial içeriğidir.


31 Ocak 2025 Cuma

Bir Foça güncesi

Ekim ayında Ege kıyılarına gerçekleştirdiğimiz 10 günlük tatilimizin ilk haftasını Çeşme'nin harika koylarında Boyalık'ta geçirmiş, ikinci destinasyonu, Seferihisar'ın şirin sakin beldesi Sığacık'ta ve Sığacık çevresindeki Teos Antik Kenti ziyareti ile sürdürmüş... Ve bloğumda gezi notlarımı buraya kadar paylaşmıştım. Geriye kalan 3 günlük tatilimizi ise (pek çok kez gittiğimiz, ama genellikle Eski Foça'da konakladığımızdan...) bu defa Yeni Foça'da  karar kılmış... Ancak ne yazık ki bu son destinasyonu resim çalışmalarımın yoğunluğundan ve katıldığım sergilerden dolayı... yeni yıl öncesinde bir türlü paylaşım yapamamıştım. Koskoca bir ayın geçtiğini görünce ve yeni bir projeye başlamadan önce, nihayet geçtim bloğumun karşısına. 

Önce fotoğraflarımızı yerleştirdim, sonra her karede filmi geriye sararak... anılar kervanında dolandım. Vee... yazılı kayıda başlıyorum.

Nispeten havanın daha ılıman geçtiği Çeşme'den sonra Yeni Foça, daha rüzgârlı ve deniz alabildiğine dalgalıydı. Hava 5-10 derece düşmüştü. Yine de güneş yüzünü hiç göstermiyor değildi!. Merkezde ve sahile oldukça yakın, aile işletmesi olan bir butik otelde konaklayarak... dalga sesleri eşliğinde uykuya daldığımız, denize nazır teras katında, yöresel lezzetlerle buluştuğumuz... akşamları kıyı şeridinde uzun uzun yürüdüğümüz ve seyrine doyamadığımız renkler içinde, hiç bitmesin istediğimiz nefis gün batımlarıyla sessizce geceyi karşılamak.... huzur vericiydi!. 

17 Aralık 2024 Salı

Antik Çağın Sanatçılar Kenti Teos

Günümüzde Ege Denizi'nin kıyısında; İzmir Seferihisar'a bağlı Sığacık'ta, küçük bir yarımadanın kıstağına kurulan Teos, bir zamanlar Ionia Bölgesi'nin 12 kentinden biriydi. İki limanı sayesinde, deniz ticaret ağının da önemli bir merkezi olmuştu. Çok katmanlı bir geçmişi olan kent, Helenistik dönemin en ünlü mimarlarından Prieneli Hermogenes'in görkemli eseri 'Dionysos'a ithafen yapılan, Dionysos Tapınağı'ndan dolayı; 'Tanrı Dionysos'un Kenti' olarak da anılıyordu. 

Teos M.Ö. 3. yüzyılın ikinci yarısından M.Ö. 2. yüzyıl ortalarına kadar antik çağın sanatçılarına da ev sahipliği yapar. Kentte uluslararası saygınlığa sahip şairler, filozoflar, hatipler, hekimler, arp virtüözleri, flütçüler, aktörler ve şarkıcılardan oluşan 'Dionysos Sanatçıları Derneği' kurulur.  Strabon Teos'u kuranın Athamas olduğunu  ve söz sahibi olan lirik şair Anakreon'un bu nedenle kente 'Athamantis' adını verdiğini belirtir. 

Antik kentte, Türkiye’deki en büyük Dionysos Kutsal Alanı’nın yanı sıra, akropol (yukarı şehir), antik tiyatro, Demeter ve Kore Tapınağı, sarnıç, agora, agoradaki küçük tapınak, bouleuterion, antik liman iskelesi gibi Helenistik ve Roma Dönemi yapıları yer almaktadır. 

12 Aralık 2024 Perşembe

Sen, ne güzeldin Sığacık!

Ekim ayında gerçekleştirdiğimiz tatilimizin 2. destinasyonunu; 2009 yılında Türkiye'nin ilk sakin şehri ünvanını almış olan, Seferihisar Bölgesinde; Seferihisar'ın şirin sahil kasabası Sığacık'ta yapmaya karar veriyoruz.  

Sığacık'a gitmeden önce Çeşme/ Boyalık'tan hareketle Seferihisar güzergahı üzerindeki koylar ve mavi bayraklı plajlarda; Sinekliköy ve Zeytineli Plajı, Demircili ve Azmak Plajı, Çamlıkoy, Önen Koyu'nda kısa molalar vererek geçiriyoruz. Ve neredeyse gün batmak üzereyken Seferihisar'a varıyoruz. Ancak Seferihisar'da karşılaştığımız manzara; ilçenin içindeki trafik bizi bir hayli şaşırtıyor!. Zira görüntüler hiç de 'sakin şehir'e yaraşır gibi değil!. Hangi sokağa girsek, o sokaktan çıkabilmemiz ne mümkün! nasıl kaotik bir ortam!. İster istemez zihnimizde, bir acaba sorusu oluyor!  'acaba Sığacık nasıldır'? Tabi ki bu keşmekeş trafikte Seferihisar'a girmemizle, çıkmamız bir hayli vakit alıyor. Neyse ki yaklaşık 5 km sonra vardığımız Sığacık, yüreğimize su serpiyor!. Yazın ortasında tahminimce Sığacık'ta nispeten daha hareketli oluyordur.  Ama malumunuz bulunduğumuz an itibarıyla, aylardan Ekim!. 

10 Aralık 2024 Salı

Çeşme tatilinden renkli kareler...

Bir yılı daha geride bırakmak üzereyiz. Ve ben koşar adımlarla 2024'ün "yaz sonu mu desem? yoksa, sonbahar tatili mi desem?" daha doğru olur! bilemediğim... kısaca bir yılın ardından, benim İstanbul - Bandırma ekseninde gidip gelmelerimi saymazsak, ancak Ekim ayında yapabildiğimiz tatilimizin renkli karelerini, kısa notlar eşliğinde sizlerle paylaşmak üzere yeniden buradayım. 

Ekim ayında gerçekleştirdiğimiz tatilimizi, yine geçen yıl olduğu gibi bu yılda Ege'de yapmayı tercih ettik. Okullar yeni açılmış, yazlıkçılar sayfiye alanlarını büyük çoğunlukla terk etmiş... Havalar da ne çok sıcak, ne de çok soğuk iken... tatil beldeleri ise daha sakin ve üstelik sezon itibarıyla da bütçemizi de çok zorlamayacakken... şimdi tam zamanıdır dedik!. Tatile çıkmadan önce, hava durumuna bakmış; meteoroloji parçalı bulutlu, yer yer güneşli... bazen de hafif yağışlı gösterse de!. yine de bu tatili gerçekleştirmeliydik!. ve 10 günlük programımızı yapıp hiç düşünmeden yola koyulduk.

20 Kasım 2024 Çarşamba

Anadolu Hisarı Müzesi'nden panoramik boğaz seyri!

Lokasyon gereği yakınlığıyla genellikle sıkça tercih ettiğimiz Anadolu yakasında yer alan; Küçüksu, Göksu ve Anadolu Hisarı Kalesi veya diğer adıyla Güzelce Hisarı, İstanbul'un Beykoz ilçesinin Anadoluhisarı semtinde, Göksu Deresi'nin İstanbul Boğazı'na döküldüğü yerde yer alan bir Osmanlı kalesi. 

Anadolu Hisarı, tıpkı Kız Kulesi, Galata Kulesi ve Rumeli Hisarı gibi İstanbul’un en önemli simgelerinden biri. Tarihe tanıklık etmiş olan bu önemli yapıların çok daha uzun yıllar varlığını sürdürebilmesi ancak gereken restorasyonların aslına uygun bir şekilde yapılmasıyla mümkün. Çevre düzenlemelerinin de bu yapıların ihtişamına gölge düşürmeyecek şekilde dizayn edilmesi oldukça önemli.

Anadolu Hisarı uzun zamandır restorasyondaydı.2 yılda restorasyonu tamamlanan ve 2023 bahar mevsiminde müzeye çevrilerek ziyarete açılan Anadolu Hisarı hep aklımızda ‘ziyaret edilecekler’ listemizdeydi. Yazın kavurucu sıcakları yavaş yavaş ılık ve rüzgarlı havalara bırakırken Eylül ayı ortasında bir hafta sonu Anadolu Hisarı Müzesi’ni ziyaret ettik.