16 Ocak 2014 Perşembe

Mars yolculuğunda bir Türk kadını



Bilim insanları Mars’da yaşam hayalleri kurarken, biz ise yeraltına inmiş kör bir iktidar savaşının, güzel ülkemizi nasıl ortaçağ karanlığına sürüklediğini  'film gibi' seyretmekle meşgulüz.. Bugün okuduğum bir haberle  yüreğime bir nebze olsun su serpildi. Ohhh dedim!  nihayet “istikbal göklerdedir! “ şiarının peşinde olan gurur duyacağımız bir insanımız üstelik bir Türk Kadınımız ile nihayet bizim de başımız göğe erecek .) Yetti artık şu garabet günleri yahu! Millet Mars'a ayak basacak,  biz çağ atlayacağız derken, değil atlamak, yeraltından yeryüzüne bile adım atamadık daha!..
Hollandalı girişimci Bas Lansdorp, en geç 2025’e kadar Mars’ta kalıcı bir insan kolonisi oluşturmak amacıyla ' Mars One ' adlı kâr amacı gütmeyen bir örgüt kurmuş. Mars’a gitmek için geçen Nisan'dan beri hemen her ülke, meslek ve yaş grubundan 200 bini aşkın aday başvurmuş. Türkiye’den de 2 bin 511 başvuru yapılmış. 4 aşamalı elemenin ardından seçilecek astronotlar, 2023’ten itibaren kızıl gezegene gönderilecekmiş. Her sefer için 6 milyar dolarlık masraf öngörülüyormuş.. Bu süreç aynı zamanda ‘reality show’ türü televizyon programına da konu olacakmış.
Proje kapsamında önce 2016 yılında Mars’a bir keşif robotu gönderilecek. 2018’de ise insanların içinde yaşayabileceği alanlar kurulacakmış. İlk ekibin ise 2023’te yola çıkması planlanıyormuş.

Okuduğum dergi haberi ile hem ' Mars One ' Projesinden, hem de bu projeye katılan Türk Bilim insanı Güler Ergun'dan haberdar oldum.

Kars doğumlu olan Güler Ergun 35 yaşında,  Elektrik Elektronik Mühendisliği eğitimi aldıktan sonra yüksek lisans projesini İsviçre Cern’de yapmış. Imperial College London Matematik Bölümü’nde Öğretim Üyesi olarak görev yapmakta olan Ergun Türk asıllı bir akademisyen. bkz

Bu genç ve başarılı bilim insanımız bir ilke imza atarak 7,192 milyar kişiden biri olarak, Türk bilim insanı arasından cesaretle öne atlayarak, Mars’ta koloni kurmayı hedefleyen ve Mars One projesine başvuran 4 Türk Kadınımızdan biri oluyor.  Bu projede Güler Ergun ikinci tura kalan Türk adaylar arasında yer alıyormuş.

Bu karanlık ve esef verici günlerin arasından geçerken okuduğum bu haberle can sıkıcı gündem haberlerinden bir an sıyrılıp, global dünyanın sürekli  değişen, gelişen ve evrenin sonsuzluğu içinde yeni keşiflere yelken açan bir insanın yolculuğuna gururla tanıklık ederek, geri döndüm yeniden 21. yüzyılın uzay çağına!..  .)  Şayet ülkemizden başvuranlar arasından eğer finale, kadınlarımızdan biri seçilecek olursa, kendileri  ile gururlanmakta haksız sayılmayacağız ama öyle değil mi! artık bizim de ayağımız bir Türk kadını sayesinde Mars’a değmiş olacak. J Ama bu yolculuk öyle her baba yiğidin harcı da değil tabi ki! Çünkü bu yolculuk şu an ki teknolojiye göre dönüşü olmayan bir yolculuk!

Medyada çıkan ve kendisi ile yapılan röportajlardan edindiğim izlenimlerimle Ergun’un bilime olan keşif merakı kadar, hümanist ve felsefî bir derinliğe sahip oluşu onu gözümde bilim kadını profilinden öte biraz daha farklı kıldı.
Bu yolculuk kimine göre büyük bir hayalperestlik ya da sadece bir ütopya, kimine göre ise çılgınlık olarak değerlendirilebilir!.. Bilim insanları için ise  bilinmeyeni keşfetme duyguları içinde çıkılan heyecanlı bir yolculuk olmalı!..  

İngiliz vatandaşı da olmasına rağmen projeye Türk kimliğiyle başvuran Türk akademisyen; Güler Ergun Atatürk’ün, “Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur.” sözünden güç aldığını vurguluyor.
Güler Ergun Röportajından bazı bölümler...  

“Öncelikle Atatürk’e minnettarım. Onun zeki ve ileri görüşlü olmasına, Türkiye’yi laik bir ülke haline getirip, herkese eşitlik hakkı tanımasına ve özellikle kadınlara okuma-yazma şansı vermesine minnettarım. Ebeveynlerimin okumuş-yazmış olmasına, babamın bizleri araştırmaya yönlendirmesine minnettarım."

Neye inanıyorsunuz?
Evrenin büyük, karmaşık bir ağ olduğuna ve içinde bulunan her varlığın birbirini etkilediğine.”

Ölümden sonraki yaşama inanıyor musunuz? 
Her insan yaşamında bir iz bırakır, vücut olarak değil, ama hatıra izi olarak yaşamın devam ettiğine inanıyorum. Fizik kurallarına göre madde kaybolmaz, vücudumuz başka maddelere dönüşmekte ve yaşamını sürdürmektedir.

Bilim insanı olmasaydınız ne olmak isterdiniz?
Ressam olup doğanın, insanların güzelliğini kaydetmek ya da mimar olup doğaya ve şehirlere güzellik katmak.”

Elinizde güç olsaydı insanların ne yapmalarını isterdiniz?
Cahil olmamalarını, başkalarının sözleriyle hayatlarını yaşamamalarını, kendilerini ileri derecede eğitmelerini, düzgünce düşünmeyi ve merhametli olmayı öğrenmelerini isterdim.”

En çok korktuğunuz şey?
İnsanların cahilliği, Türkiye’nin laik anlayışını kaybetmesi ve dünyada din savaşının başlaması.”

İnsan Mars’a tek yönlü (geri dönüşü olmayan)bir yolculuğu nasıl göze alabilir?
Korkulacak ne var ki! Mars’a tek yönlü bir bilet, bir askerin savaşa gitmesinden daha kolay. İnsanlar tarihin  başından beri bilinmeyen şeyleri anlamak için hayatlarını hiçe sayarak çalıştılar: Newton ışığı anlama çabasıyla neredeyse gözünü kaybetti, Madam Curie bilinmeyen bir maddeyi araştırma çabasıyla kendi hayatını kaybetti. Bugün onun sayesinde milyonlarca kanser hastası tedavi görüyor. “

Gelecekten ne bekliyorsunuz?
Bilimin, teknolojinin ve insanlığın ilerlemesini. Bütün insanların huzur içinde dost olarak yaşayıp birlikte çalışmalarını, diğer gezegenleri araştırıp oralarda yaşayanlarla iletişim kurmalarını."

İnsanların, insanlığın en çok neyini seviyorsunuz?
Yaratıcılığını, bilimi ve teknolojiyi sevmelerini, adalet kurallarına saygı göstermelerini, merhametini ve yardımsever olmalarını. “

Güler Ergun’un bilimsel keşif merakı içinde daha güzel bir dünya ve evren arayışı umutları ile çıkmış olduğu, Mars’a yolculuk hayallerinin gerçekleşmesini temenni ediyor, bu projeye katılan diğer kadınlarımızı ve erkeklerimizi  de göstermiş oldukları cesaretlerinden dolayı yürekten kutluyorum.

Peki ya siz?
Mars’a gidişin ‘tek yönlü’  olduğu, böylesine geri dönülmez bir yolculuğa çıkma cesaretini siz göze alabilir miydiniz hiç?

Esin Bozdemir
Kaynak: Mars One
Geo Dergisi
2014 (Ömürnaz Kurt Röportajı)
İnt. Medyası: bkz

15 yorum:

  1. Güzel haber gerçekten , tebrikler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @MEGA BULUŞ SHOP,
      Sayfama hoş geldiniz..
      Teşekkürler

      Sil
  2. Ne güzel bir yazı! Böyle çağını zorlayan insanlara hayran olmamak elde değil.

    (Not: Armağanınız adresinize gönderildi)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @ Mehmet Bilgehan Merki,

      Bilimsel araştırma yapabilmek adına, hayatlarını göz kırpmadan tehlikeye atan bilim insanlarına sizin de dediğiniz gibi hayran olmamak mümkün değil!.

      (Haberim yoktu!.. Sürpriz oldu benim için Mehmet Bey.. Beni mahcup ediyorsunuz.
      Çok teşekkür ederim. )

      Sil
  3. esin bu aralar kozmologlara taktım kafayı evrene...
    bu rezil gündemden kaçıyorum belki de bilemedim.
    araştırıyorum izliyorum aklım gidiyo.

    ve her seferinde ulan biz neyle uğraşıyoruz elin oğlu neyle diye o klasik yakınmayı yapıyorum.

    adamların uzay aracı bi kaç yıla kadar bizim galaksimizden çıkacak yanılmıyorsam 16 milyar kilometreden felan bahsediyoruz....
    bizi de şeyh şıh uçaracak daiye bekliyoruz.

    haberim yoktu...
    vallahi gururlandım.
    aydınlık anlından öpüyorum güler ergünü.

    ha bana sorarsan:))
    kesin giderim.
    bir karadeliğe girip sonra gelip blokta nası olduğunu yazmayı hayal ediyorum bi süredir ahahaaaa.
    tamam tamam delirdim ben.
    delirttiler beni:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @absalom,
      Şu akıl almaz heyulalı gündemler içinde boğulurken,
      neleri kaçırmıyoruz ki sevgli absalom!

      Güler Ergun aldığı bu kararla efsunlanmış kitlelere inat
      radikal bir kararla bütün ezberleri bozuyor adeta..

      Hepsi bilim adına! evet senin de dediğin gibi,
      verdiği karara şapka çıkartmak lazım.)

      demek ki sen de gidersin..
      müracaat etmelisin o halde.))ama dönüş yok..
      bloğuna marsta yazmaya devam edebilirsin :))
      bazen delirmek te lazım.))

      Sil
  4. Bizler güzel ülkemizin ortaçağ karanlığında bir korku filmi seyreder gibi her gün kadınlarımızın aşağılanıp, dövülüp öldürülmesini, ağır işlerde çalışmasını, taciz-tecavüz edilmesini, kılık kıyafet kısıtlamalarını tartışırken birileri insanlık ve bilim adına tek yön Mars yolculuğu hayalini gerçekleştirmek için çalışıyor! Oysa Atatürk'ümüzün tevhid-i tedrisat kanunuyla erkeklerle kadınlara ilk eşit haklar getirmesinin güzel bir örneğini Güler Ergun'da görmemiz umutlarımızı tekrar canlandırıp yeşermesine neden oluyor... Çoğalmalarını diliyorum.

    Bu cesur hanımefendiyle ne kadar gururlansak azdır. Tanıtımını yaptığınız bu güzel ve faydalı post için teşekkür ederim Esin Hanım. Aileye güzel bir hafta dilerim.
    Esen kalın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Mehmet Osman Çağlar,

      Sizin de değindiğiniz gibi, Güler Ergun şu içinde yaşamakta olduğumuz sürece inat,
      bizim için gurur kaynağı.. Atatürk'ün çağdaş kadın modelini hayata geçirmiş olan somut bir örnek.

      Teşekkürler Mehmet Bey,
      Ben de size ve ailenize iyi hafta sonları dilerim.
      Esen kalın...

      Sil
  5. Olaydan haberim vardı; ama detayları bilmiyordum.
    Sayende en ince ayrıntısına kadar öğrendim.
    Güler Ergun'a şimdiden kutluyor, başarılar diliyor, cesaretini ayakta alkışlıyorum :)

    En sona bıraktığın soruyu yanıtlıyorum:
    Asla göze alamazdım, aslaa!!
    Dünya'yı tamamen bana bağışlasalar bile yapamazdım...

    Ellerine sağlık sevgili Esinciğim..
    Keyifle ve heyecanla okudum:)
    Sevgilerimle..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Zeugma,

      .)) ben de şu an mevcut olan aklım ve
      duygularımla şimdilik düşünemem böyle bir kararı.))

      zaman zaman dünya dar gelse de.)
      daha keşfedilecek çok şeyimiz var şu yerkürede...

      Teşekkürler,
      Sevgilerimle...

      Sil
  6. bilokuma bi baksan yaaaa lüfteeen.
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @deeptone,

      lüfteeennnn bilokuna baktım.))
      sade ve derin
      blog yazılarından
      kitap yapmış! ıyhhhhhh. !! :)))

      hayırlı olsun deeptone.))

      Sil
    2. :) sağool. ne güzel sölediiin.

      Sil
  7. esincim iyi ki bugün biraz zaman ayırabildim de blogunda dolaşıyorum... gündemin yoğunluğundan atlamışım bu haberin detaylarını, teşekkür ederim.
    bu arada peki ya siz demişsin ya, her sabah uyanıp da güne başlamak "geri dönüşü olmayan" bi yola çıkmak değil mi? zaten başlı başına. ne bıraktığımız ana, ne güne, ne de hisse dönebiliyoruz. ben gitmeyi çok isterdim kendi adıma. Bir Türk kadınından da ancak bu kadar gurur duyabilirdim sanırım. Ve alıntıladığın sorulardan birine verdiği cevap büyüledi beni: Merhamet. Bugünlerde ne çok ihtiyacımız olan bir kelime.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Evren,
      Uzun zamandır görünmüyordun evrencim. Hoş geldin..
      Ben de okumakta olduğum dergide bu haberi görünce, gurur duydum doğrusu ve paylaşmak istedim sitemde de.. Ve senin gitmek isteyişin!.. beni hiç şaşırtmadı sen koca bir 'EVREN' sin çünkü.)

      Kendisi ile yapılan röportaj sorularına verdiği yanıtlar oldukça etkileyici..Merhamet! ne çok ihtiyacımız var.. ne mutlu ki en umulmadık zamanlarda birileri çıkıp bayrağı ele alıyor!.. Sevgilerimle, dingin ve keyifli bir sömestr tatili dilerim Evrencim. Sevgilerimle...

      Sil