İsmail Güzelsoy'un "Değmez" romanı uzun zamandır okumak istediğim bir kitaptı. Blog dostlarımın hakkında olumlu yorumlarda bulunduğu yazarın kitabını çok önceden almıştım ama okumak için zamanın gelmesini bekliyordum. Derken kitap öyle bir zamanıma denk geldi ki bir 'cankurtaran' edası içinde yetişti imdadıma!. Malûm ülkemizin gündemi, bir an olsun bize şöyle gönül ferahlığı içinde bir 'oh' dedirtmiyor. Sürekli tedirginlik, huzursuzluk ve hayal kırıklıkları yaşıyoruz!. Bir seçim rüzgârı daha geldi geçti!. ama sarsıntıları bu defa biraz fazla oldu. İşte böyle günlerin içinden geçerken, içimde ne kadar birikmiş paslı cümle varsa hepsi arı kovanı gibi vızıldadı durdu beynimde! Resmen içim şişti beynim uğuldadı! ve bu haleti ruhiyemle bezgin ve bir o kadar da isyankâr bir şekilde sürekli 'değmez' derken buldum kendimi.
Değmezdi kendimi üzmeye, üzülmeye, çünkü hiç bir şey değişmiyordu şu içine düştüğümüz âlemde! bu beyinlerle de değişeceği yoktu zaten!.ama yine de 'bir umudum var sende!' diyecek bir ses, bir nefes arıyordum kendimde. En iyisi kitaplara sarılmalıydım yeniden... Geçtim kitaplığımın karşısına ve daha ilk göz temasımda bir kara karga ile buluşunca üstelik büyük puntalarla "DEĞMEZ" yazınca 'hah' dedim 'aradığım kitap bu işte'! efsunlanmışcasına elim uzandı kitaba. Çünkü kelimelerin gücüne ve edebiyatın büyüsüne olan inancımı koruyordum hâlâ. Okumak nefes alma duraklarımız adeta.Ve romanı okuyunca ne kadar isabetli bir seçim yaptığımı daha iyi anladım. Güzelsoy'un kalemine bayıldım ve romanı kitapsever dostlarım gibi ben de çok sevdim.
Değmezdi kendimi üzmeye, üzülmeye, çünkü hiç bir şey değişmiyordu şu içine düştüğümüz âlemde! bu beyinlerle de değişeceği yoktu zaten!.ama yine de 'bir umudum var sende!' diyecek bir ses, bir nefes arıyordum kendimde. En iyisi kitaplara sarılmalıydım yeniden... Geçtim kitaplığımın karşısına ve daha ilk göz temasımda bir kara karga ile buluşunca üstelik büyük puntalarla "DEĞMEZ" yazınca 'hah' dedim 'aradığım kitap bu işte'! efsunlanmışcasına elim uzandı kitaba. Çünkü kelimelerin gücüne ve edebiyatın büyüsüne olan inancımı koruyordum hâlâ. Okumak nefes alma duraklarımız adeta.Ve romanı okuyunca ne kadar isabetli bir seçim yaptığımı daha iyi anladım. Güzelsoy'un kalemine bayıldım ve romanı kitapsever dostlarım gibi ben de çok sevdim.
Kitap başlangıcından itibaren okuyucuyu öylesine ilginç bir hikâye ve kurgunun içine çekiyor ki! iç içe geçmiş zamanlar arasında ve fantastik karakterlerle yaşadığınız ortamdan kopartıyor sizi. Oldukça sıradışı bir anlatım ve çok katmanlı bir roman. Zaman labirentlerinde ilginç karakterler ve olaylar döngüsünde dolaşıyorsunuz hatta kimi zaman kaybolabiliyorsunuz da! Bu tarza benzer edebiyatımızda az da olsa birkaç yazar var ancak her yazarın kalemi yine de kendine münhasır. Ben İ. O. Anar'ın "7. Gün"ün de kaybolmuştum meselâ, düğüm düğümdü konular ve zamanda geçişler bkz. Ama aynı şeyi Güzelsoy'un "Değmez" romanı için söyleyemem çünkü girift olsa da farklı zamana yayılan hikâyeler, sonunda düğüm bir şekilde çözümlenebilir bir yola doğru yöneliyor. İşin bu yönü biraz da sizin algınıza, derinliğinize kalıyor. Hemen önyargıda bulunmayıp sabırla okumak gerekiyor.
Iğdır'dan İstanbul'a uzanan fantastik olduğu kadar dramatik ve romantik hikayelerle dolu olan "Değmez"'in başat karakteri Faruk Ferzan adında ünlü bir edip ve biri siyah renkli 'Nevırmor' diğeri 'simsiyah' adında beyaz renkli iki anlatıcı karga ve birbirinden ilginç karakterler arasında serüvenlerle dolu bir yolculuk içinde buluyorsunuz kendinizi. Hele bir de "Doslar Kasabası" ve bu kasabanın sakinleri var ki... her karakteri ayrı bir hikâye ve bir de neden adı "Dostlar" değil de "Doslar" bunu da öğreniyorsunuz kitabın ilerleyen bölümlerinde.
Doğan Kitap'tan çıkan "Değmez" romanı Güzelsoy'un ikinci kitabı imiş. Bugüne kadar toplam 10 roman yazmış olan Güzelsoy'la bu ilk buluşmamdı ama anlaşılan oydu ki "bu böyle yarım kalmayacaktı ;) " çünkü "Fenni Sihirler" adında 3'lü seri kitapların biriydi okuduğum roman, Güzelsoy'un kalemine vuruldum ve hâl böyle olunca diğer serileri de okumam şart oldu.
Altını çizdiğim pek çok cümle ve paragraf oldu ancak kitabın büyüsü bozulmasın siz de merak edin ve okuyun isterim, bu yüzden kitaptan sadece birkaç güzel iz bırakıp burada noktayı koymak istiyorum. Herkese şimdiden keyifli okumalar dilerim.
" Geçmişten hiçbir şey
kalmasın. Hatırlamaya yarayan her şeyi kes al. /.. / Yaşadığım hiçbir şey
hatırlamaya değmez" /.. / "Öfkeli bir tokattı zaman. Dünde ayıldım ve
ürkerek doğrulup etrafıma baktım." /.. / "Hatıralar, üzerimden
silinmeyen acıların parmak izleriydi. " DEĞMEZ, İsmail Güzelsoy (Sf.70,71,72)
Esin Bozdemir
Değmez'i çok çok çok severim.
YanıtlaSil@sezer eser perker,
SilGüzelsoy'un kalemi edebiyatımız adına bir zenginlik. Ve senin gibi kitapkurdu dostlarımın objektif değerlendirmeleri ve referansları da oldukça önemli benim için. Teşekkürler Sezer'cim. Bol bol okuyalım, paylaşalım...❤