22 Ekim 2009 Perşembe

Cafe Anatolia ile müziğin gizemli yolculuğundayım...

Son zamanlarda tutkulu bir şekilde Cafe Anatolia müziklerini dinliyorum. Grup üyelerini pek göremediğimiz ama bildiğimiz pek çok şarkıyı ve fon müziğini çok daha etkileyici bir düzenlemeyle birbirinden güzel enstrumantel forma dönüştüren bu grubu doğrusu bende oldukça merak ediyorum.

Günümüze gelinceye dek hit olmuş şarkıları enstrumantel olarak keyifle dinlerken bir yandan da müziğin o içime işleyen tınılarına kapılıp sesli olarak “şimdi uzaklardasın” söyleyerek adeta gruba eşlik ediyorum. Sanki Cafe Anatolia Müzik Grubu bulunduğum mekanda benimle birlikte ve bende o çok sevdiğim şarkıları grupla birlikte defalarca prova yapmışız da nihayet “tamamdır “ edaları içinde adeta büyük bir ustalıkla okuyorum bir anda !… yada bana öyle geliyor demek daha doğru olur. Şarkı söylemek konusunda ustalık kim ben kim! Nacizane bir dinleyiciyim sadece, bir de işte öyle içimden geldiğinde hoş melodilere eşlik edenlerdenim.

“ Söyleyene değil söyletene bak” dememişler boşuna… Böyle usta müzisyenler olunca eh bende söyleyiveriyorum işte kendi kendime, yeter ki söylediklerimiz bunlar olsun diye de ekliyorum içimden…


Ardından nefis bir ud taksimi ile “keskin bıçak” çalıyor… her bir enstrumantel parça da gezgin ruhum ordan oraya götürüyor beni…

İnanılmaz keyif alıyorum , öyle sanıyorum ki bu duyguyu yaşayan bir tek ben değilimdir !.. Pek çok dinleyici de tıpkı benim gibi Cafe Anatolia müziklerini dinlerken aynı coşkuyu yaşıyordur, buna eminim…

Ve…….Cafe Anatolia İstanbul 2010’la tekrar müziğin gizemli dünyası içinde yolculuğumu sürdürüyorum…

İyi ki hayatımızda müzik var ve bizler iyi ki ruhumuzu o gizemli seslerin büyüsü ile dinlendiriyor, eğlendiriyor zaman zamanda kederlenip hüznün koynunda geziniyoruz...

Beni farklı farklı ruh halleri içine sokan, yüreğimi ferahlatan, zaman zaman da duygulandıran Cafe Anatolia Müzik Grubunu yürekten alkışlıyorum.

Bu arada sizlere de Cafe Anatolia’ dan birkaç esinti gönderiyorum….

Esin Bozdemir

5 yorum:

  1. çogu zaman bir çok şey buluruz şarkılarda..bazen sevinçle oynayıp zıplarkan bazen sürükleniriz eskiye hüzünle..harika bir çalışma olmuş gerçekten insanı dinlendiren bir yanı var

    YanıtlaSil
  2. Güzel bir çalışma olmuş...

    dinlerken bir tek müzik sonsuzluğa aitmiş gibi ve insanı sonsuzluktan alıp doğaya doğru akar gibi...ve gitmek isteğin yere sizi sürükleyerek ruhun akması gibi...

    Bu duyguları yaşattığı için böylesine içimize içimize işleyen sözsüz müzikler, enstrumantel müzikler..adeta sözün bittiği anlar!

    YanıtlaSil
  3. Hayırrr! Ben dinleyemedim, hata bendedir eminim .

    YanıtlaSil
  4. Sevgili Eymir;
    Müzik benim de bütün hayatım gibidir.Ruh halime göre seçtiğimde öyle iyi gelir ki..
    Yağmur yağarken klasik müzik tercih ederim örneğin.Hafif hafif çalarken birden hızlanmalı..

    Bu arada keskin bıçak son derce hoş..Sezen Aksu söylemişti galiba ilk kez..
    Sevgilerimle..

    YanıtlaSil
  5. bu grubun müyap ile bir ilişkisi var mı acaba restaurantımızda dinletmek istiyoruz..

    YanıtlaSil