20 Nisan 2013 Cumartesi

Ressam Dinçer Özçelik ve 'Bakış Açısı'

 
Kadıköy’e yolunuz düştüğünde veya Kadıköy’e yakın bir lokasyonda iseniz eğer, gününüze anlam katacak ve size soluk aldıracak değişik mekanlar, akitiviteler, görsel ve sesli sunumlar içinde bulabilirsiniz kendinizi. Kadıköy sahilde, Bahariye Caddesi’nde çay/kahve mekanları, kitapevi/müzikevleri, etnik takılar/hediyelik eşya satan dükkanlar, ister barlar sokağı’nda ‘gençlik başında duman halleri! J’, ister sinema, tiyatro ve opera salonlarında; Nisan ayı, yakın bir tarih; 23 Nisan- Haftasonları..vb..ve gelecek ay programlarında ‘neler var?neler yok ?’ diyerek dolaşıp... değişik etkinlikler yaşayabilir veya gelecek programlarınızı şimdiden belirleyebilirsiniz.  Ve bir de bu kadar çok sanatsal etkinliklerin yaşandığı bir ilçede ilginizi çekecek çok değişik sergileri de gezme fırsatı bulabilirsiniz. Sizlere bunları söylüyorum ama, hani benimde tembellik ettiğim anlar olmuyor değil!.. bazen de kendime ‘bundan böyle... şunları şunları yapmamazlık etmemelisin...!!’ dediğim de çok oluyor. Özellikle içlerinde sanata dair etkinlikler varsa ve ben de bu etkinliklerin içinde yer almış, bulunmuşsam, izlemişsem... sonrasında olumlu/olumsuz  her tür değerlendirmelerin bana bambaşka bakış açısı ve öngörüler sağladığını, çoğu zamanda ruhuma ferahlık kattığını söylemeliyim.

Ve işte tıpkı bu girizgâhta olduğu gibi...Kadıköy’de lokasyon gereği önünden sıklıkla geçtiğim ve çok merkezi bir yerde olan Barış Manço Kültür Merkezi’ne ‘bugün yarın’ deyip.. ertelerken nihayet benim de yolum düştü sonunda Barış Manço Kültür Merkezi’ne. BMKM'de düzenlenen bir sergiyi gezip görmekti maksadım. Ve aynı zamanda kültür merkezi’nin diğer etkinliklerine de bakmak....



Ressam Dinçer Özçelik’in ‘Bakış Açısı’ Resim Sergisi’ni gezerken, ressamın neden bu sergiye ‘bakış açısı’ adını verdiğini, sergideki tabloları incelerken, düşünme fırsatım oldu. İçimdeki ses’ her birimiz evet aynı yöne doğru bakarız çoğu kez..ama hiç birimizin birbirine benzemez gördükleri ‘diye düşündüm!. Ve evet bakmakla görmek arasındaki ince çizgide ‘kimi derinleri, kimi satıhtakileri, kimi hayalinde yaşattıklarını vede sonsuz bilinmezlikte nice kendince yarattıklarını görür...’ dedim kendi kendime...
Dinçer Özçelik'ten 'bakış açısı' sergisi'nde objektifime yansıyan bazı kareler...

Gelincikler, ağaçlar, gün batımı ve İstanbul'un simgesi gemiler...
 

Ağaçların suya yansıyan renkleri...buğday tarlalarında çalışan çiftçiler!..Van Gogh'un sarılarını anımsatan renkler... çok güzel. Özellikle şu Kızkulesi’ni ve arkasında, uzanacak kadar Kızkulesi’ne yakın olan camileri gördüğümde!..Bu da bir başka ressamın -penceresinden- bakış açısı dedim!.. Yüzlerce ressamın, Galata ve Kızkulesi’ni ve daha pekçok bildik mekanları yorumlayışları birbirinden çok farklı!..Kimi yüzlerce kopyanın, kopyası! kimi de kendi bakış açısını, el emeği ile yaratarak tualine yansıtan gerçekçi ressamlar.  Martılar, Kızkulesi, camiler ve diğer yapılar...
 
Dijital ortamlarda çocukların kuruboya ile tavşan, elma yaptıkları gibi.. hazır çizimle kopyalanmış ve üzerine hangi renk ile boyayacağınızı dahi belirleyen renkli kartelelerle resim yapma hevesini yaşayabileceğiniz ve boyadığınızda...evet görsel olarak harika tabloların ortaya çıktığı!..ama sanal dünyamızın, sanaldan/yalandan resimleri bile var artık!.. Günümüz kandırmaca üzerine kurulu.. Politikadan, sanata ve yaşamın her alanına yayılan bu kirlilik içinde...gerçek emekçileri, sahtecilerinden ayırt etmek gerektiğine inanıyorum.

 
Birbirinden güzel çalışmaların içinde ben en çok şu yukarıda, soldaki ilk Kızkulesi resmini çok beğendim.. Renkler çok canlı, yansımalar belirgin...

Resim konusunda yeterli bilgi sahibi değilim, ama sanatın yaşamımız için vazgeçilmez olduğunu ve gerçek sanatçıların, estetik kavramlar ve değerlerle birlikte bizlerin ’insan olma’ yönünde gelişmemizi sağladığına olan inancımla son derece değerli bulan... iyi bir sanatsever olduğumu ve aynı zamanda resim sanatının inceliklerini öğrenme yolunda çaba sarf ettiğimi söyleyebilirim!.. bu bağlamda derinlemesine bir analiz yapamam elbette, ama sanatını, gerçek emeği, alın teri ve özveri ile yapan tüm zanaatkârlara ve sanatçılara hak ettikleri değeri vermemiz gerektiğine  inanıyorum. Ve gerçek sanatçıları yürekten kutluyorum...

Sanatını farklı bir ‘bakış açısı’ içinde renklerle buluşturup tualine yansıtan,  Ressam Dinçer Özçelik ’e teşekkürlerimle...
 
Ressam Dinçer Özçelik hk.
resmin üzerine tıklayınız
 







Sandık Sanat Atölyesi
Sergi.10/21 Nisan tarihleri arasında
Barış Manço Kültür Merkezinde
Bilgi İçin. bkz

10 yorum:

  1. Bakış Açısı, hayatımızın her anında gerekli olan şey; bıkkınlığı, çaresizliği, yalnızlığı, bilgisizliği önler; eğer bakış açısı, harekete, sanata, felsefeye doğru bakıyorsa.

    Güzel bir gezindi ve bakış açısı; hep bakmak ümitleriyle. Sevgiyle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Guven,

      Ve bakış açısı, aynı zamanda baktığımız andaki duygular, düşünceler ve ruhumuzdaki renklerle şekilleniyor ve her baktığımızda üstelik bakış açımız da -hangi noktadan baktığımızla birlikte- değişiyorsa..

      Nihayetinde bu tür sergiler bizleri; sanatın güzellikleriyle buluştururken aynı zamanda bakış açılarımızı da zenginleştiriyorsa!'Sanat iyi ki var hayatımızda ' diyorum..

      Esenlikler ve iyi haftalar dilerim...

      Sil
  2. Her yeri sahteler istila edince gerçek sanatçıların ışığına ulaşmak zor oluyor değil mi!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @ali zafer sapci,
      Üstelik sahtelerin/sahtekârların hayasız, arsız ve onursazca cirit attığı bir dönemde...ne yazık ki gerçek sanatçıları ayıklayabilmek kolay değil!..

      Sil
  3. Ayda en az bir kez gitmesem rahatsız oluyorum Kadıköy'e :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @A.O Bolat,
      Bir kaç ilçesi kaldı İstanbul'un nispeten 'nefes alıyoruz' diyebileceğimiz.. İstanbul'da yaşamını sürdüren bir insan olarak ne demek istediğimi anlıyorsundur eminim.)ama şimdi sen, yeni bir sayfa açarak, güzel bir tatille nefesini tazeleyeceksin ne güzel..Şimdiden ailecek size iyi tatiller dilerim bOLAT:))Esenlikler dilerim...

      Sil
  4. İstanbul'da yaşayanlara bu türlü etkinlikler nedeniyle öyle özeniyorum ki...
    Harika bir sergiymiş. Kız Kulesi rsimleri gerçekten güzel. Taksim resmi de çok hoşmuş. Hepsi birbirinden güzel. ah bir de asıllarını orda olup da görmek vardı değil mi ama ?
    Ellerine sağlık Esinciğim...
    Mutlu Pazarlar dilerim...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Zeugma,
      Seni çok iyi anlıyorum sevgili Zeugma. İçinde yaşarken her ne kadar trafiği, kirliliği, kaosundan şikayetçi olsak da İst.dan ayrıldığımızda bir müddet sonra yine arıyoruz bu koca şehiri!.Ama şimdi ki İstanbul'u da değil inan bana!.

      Her şeyin merkezinde İstanbul. Tek üzüntümüz bu güzelim şehir ağlıyor artık! hani İstanbul hep bir kadına benzetilir ya!..şimdi o kadın batakhane gülü gibi!makyaja gerek kalmayan o doğal güzelliği, zerafeti, sadeliği, asil ve gizemli duruşu kaybolduuu gitti!.Gecenin bütün kiri, akan makyajlı yüzü üzerinde!.her sabah yeni bir güne benliğini kaybetmiş, ruhsuz bir halde uyanıyor!.temizlenmeden rüküş, görgüsüz ve seviyesiz bir kılıkla çıkıyor karşımıza.. Şimdilerde yabani ellerde gün geçtikçe daha da çirkinleşiyor.(O'nu böyle görünce çoğu zaman dışarı çıkasımız gelmiyor Kirlilik öylesine çok ki!.

      Teşekkürler..
      Sana da iyi haftalar dilerim sevgili Zeugma..

      Sil
  5. Senin sanattan anlayan o güzel ruhuna hayranım ben Esin. Nasıl hayran olmam ki, bundan üç yıl önce seni tanımama sabeptir bir başka sanatkâr ruhlu insanın kitabını tanıtışın!!.. Bu gece de, hem bu güzel söyleyişini okudum hem de bildik tanıdık mekânları yeniden dolaştım sayfanda..
    Ve yıllar önce seni tanımama vesile olan, ağabeyimin "ve günahlar yar ya" rubailer kitabını tanıtmanı ve sonrasında, yarın yokluğunun senesi dolacak "SEVGİLİ SUFİ" Dilek yaylım ile tanışmamı...
    Off benim güzel sarışınım.. sen ne güzel bir terazi sunmaktasın gönüllere bir bilsen.

    YanıtlaSil
  6. @hasret senfonileri,

    Gerçek sanatçılara ulaşmak kolay değil! O'nlar reklama ihtiyaç duymadan, sanatçı ruhlarının asilliği ve tevazuluğu içinde eserlerini sunarlar.Bazen de gönülden gönüle dokunuşlara vesile olur sanata dair üretilen eserler.Değerli abiniz Vedat Varol Beyefendiyi ve hepimizin Sufi'si sevgili Dilek'ı saygıyla, sevgiyle ve özlemle anıyorum. Ruhları şad olsun.Işıklar içinde uyusunlar.Bu nadide insanlar, İnsanlığa kattıkları güzelliklerle daima anılacaklardır..

    Teşekkür ederim Gülsen Hoca'm. Bilmukabele..
    Sevgi ve saygılarımla..

    YanıtlaSil