17 Şubat 2022 Perşembe

Kıştan önce, yazdan sonra... 2021/2022

Güncelimden yansımaları paylaştığım 'Korona Günlükleri'ne en son şurada kalmışım. İşte bu yazı, o günden bu yana geçen güncel tarihimin küçük bir özeti olacak. 

2021 Bahar aylarının sonlarına doğru...

Türkiye'nin diğer bir ucunda yer alan Van'a tarihteki adıyla Urartu Uygarlığı'nın başkenti Tuşba'ya kadar gitmiş ve Van Gölü'ne kıyısı olan yerleri gezmiştik. Bu seyahat pandemi dolayısıyla uzunca bir süre kapalı kalmaktan bunalan bünyelerimize oldukça iyi gelmişti. 

Yollarda olmak düşüncesi dahi insana ferahlık veriyor. Şehir trafiğinden, kaosundan uzaklaşmak, kırsala doğru yol almak; seyir halinde giderken dağların, bayırların,  çam kokulu ormanların arasından geçmek, koyunlara, kuzulara, sarı kızlara eşlik eden çocuk çobanlara el sallamak... çeşme başlarında verdiğimiz molalarda, ağaçların gölgesinde solunlanmak... ilk kez geçtiğimiz şehirlerden, köylerden, görsel hafızamıza yenilerinin eklendiği unutulmaz karelerde bir dolu anıyla yol almak...güzeldi. Sanırım yollarda olmak, varmaktan daha heyecanlı! Sonra yeni yerler, yeni yolculuklar birbirini takip etti.

Süphan Dağı - Van Kalesi - Van Müzesi - 
Ahlat Selçuklu Mezarlığı - Muradiye Şelalesi


Anadolu yollarında

Ardından oldukça sıcak bir yaz yaşandı. 2. ve 3. aşılar da olundu. Herkes bir önceki yıla kıyasla sanki biraz daha rahatladı. Pandemi koşullarına alışıldı. Doğada tatil yapanlar her zamankinden fazlaydı. Çadır kampları, bungalovlar, pansiyon tipi evler veya müstakil konaklamalar daha çok tercih edildi.

Ören /2021 Yaz

Bu yaz biz de tercihimizi müstakil konaklamadan yana kullandık ve Marmara'nın mavi bayraklı plajıyla Ören'de sahile oldukça yakın, hatta yürüme mesafesinde olan bahçeli, iki katlı yazlık bir evde geçirdik. Ailece konaklama için pandemide yapılacak en doğru karardı. (Bizden çok annemizin daha rahat olacağı bir ortamdı.) Özellikle Marmara'da pek çok yerde müsilaj tehdidi yaşanırken, bir tek Ören'de müsilaj yoktu. Bu yüzden gönül rahatlığıyla tatilimizi geçirdik. Bir haftalık kısa bir deniz tatili de olsa, deniz özlemimizi gidermiş olduk. Zira yaklaşan bayram münasebetiyle sahiller dolacaktı, aynı yerde daha uzun bir süre kalmanın ve kendimizi riske atmanın pek manası yoktu.  Bu hava değişimi dahi hepimize çok iyi geldi. 

Küçükköy 'Yeniçarohori' - Ayvalık

Ören'e yakın civarları gezdik. Küçükköy hep aklımızdaydı. Bu vesileyle bir günümüzü Küçükköy'e ayırdık. Ayvalık'a oldukça yakın olan Küçükköy (Yeniçarohori) daracık taşlı sokakları, şirin taş evleri ve sanat üretimlerini küçük atölyelerinde gerçekleştiren sanatçılarla bir 'Sanat Köyü'ne dönüşmüş. Hem Sanatçılar ve eserlerini yakından görebilme şansımız oldu hem de köylü pazarına uğrayıp organik ürünler aldık. Renkli ve keyifli bir gün geçirdik. Küçükköy'ü ayrı bir postta daha detaylı anlatacağım. Şimdilik bu kadar değinmiş olayım. 

Sonra Marmara'nın dantel gibi koylarında, küçük şirin köylerinde, günübirlik takıldığımız da oldu. Kapıdağ'ın leziz duraklarında, göveçte pişmiş alabalıklarından tatmadan olmazdı. Denize giremediğimiz zamanlarda da bazen Kapıdağ yarımadasında bazen de İstanbul'un Karadeniz'e uzanan kıyılarında ve yeni keşfettiğimiz kimi rotalarda uzun uzun yürüşler yaptık. 

Öyle böyle derken, yaz göz açıp kapayıncaya kadar çabuk geçti. 


Derken sonbahara girdik

Son iki yıldır zaman da adeta mekanik bir şekilde akmakta, günler biteviye geçmekte! Ancak pandeminin şakası yok! bir yandan yaprak dökümleri yaşanırken korona virüs de varlığını hep hissettirmekte. 

İki yıl bitti, üçüncü yıla girdik maskeler, mesafeler hep bizimle. Her kaybettiğimiz canda, içimiz sızlarken, bir yandan nefes alabildiğimiz ve yaşayabildiğimiz her anın da kıymeti harbiyesi daha da bilinmekte!. 

Kâh kendi içimize döndüğümüz, kâh sevdiklerimizle uzun özlemlerin ardından kaçak, göcek de olsa biraraya gelebildiğimizde çok mutlu olduğumuz, o kısacık anların değeri paha biçilemez değerdeydi. Bu yüzden sahip olduğumuz her ana 'bin şükür' dedik.

Kimi doğuyor, kimi göçüp gidiyor. Zamanlı, zamansız! Kimin payına ne düşerse o yaşanıyor! Her fani gibi, biz de payımıza düşenleri  alıyoruz. Hem kendi yakın akrabalarımızda (önce sevgili halamı kaybettim) hem de dost, arkadaş çevremizde yaprak dökümleri yaşadık. 

Elden ne gelirdi ki! Yapacak bir şey yoktu!
Yine de hayata tutunmak gerektiğini biliyoruz. 

Hayat akıyor bir şekilde... 


Bu arada pandemide her zamankinden daha çok resim yaptım. Özellikle toz pastel çalışmalarıma ağırlık verdim. Javad Soleimanpour rehberliğinde atölyede başlayıp sanalda devam eden 18 aylık resim eğitimimizin sonunda;

Eylül/Ekim 2021'de 'All Is One / Hepimiz Biriz' karma resim sergimiz oldu. 

Bu sergiye ben özgün çalışmam 'Mazzez İlmiye Çığ' portremle katıldım. Sergide Javad Soleimanpour ile Türk/İran'lı  ressamların pastel çalışmaları sergilendi. bkz

Bu yıl atölyenin açılmasıyla sanaldan tekrar reel ortama geçiş yaptık. Resim çalışmalarım zamanımın büyük çoğunluğunu aldığından dolayı blogdaki sayfamı bu süreçte sık güncelleyemedim. Ancak bazen aylık, bazen de birkaç aylık birikenleri 'Korona Günlükleri' yazılarımla da olsa bu açığı telafi etmeye çalıştım. 

Takip ettiğim blogları elimden geldiğince okumaya gayret ettim. Kimi bloglar edebi usluplarıyla ruhumu beslerken, kimileri de bilgilendirici ve öğretici yazılarıyla bilgi dağarcığımı zenginleştirdi. Güzel sinerjilerdi her biri. Ben bir kez daha 'iyi ki blog dünyası var!' dedim. Hayata hangi pencereden ve hangi niyetle bakarsak hissedişlerimiz de ona göre oluyor!. Ben güzel tarafından bakmayı ve hep neşeli kalmayı yeğleğenlerdenim. :) 

Bloglar dışında, ağırlıklı olarak resim sanatına dair beni besleyecek kitaplar okudum. Bazı zamanlar gözlerimi çok fazla yormamak için okuma alışkanlığımı 'storytel' ile sağladım. Böylece kulağımda 'storytel' varken  rahatlıkla başka bir işle de meşgul olabildim. 

Evlerde çok fazla kapalı kaldığımız günlerde bolca film izledim. Bu, kafayı dağıtmak için uyguladığım(ız) en güzel nefes alma duraklarından biri oldu hep. 

Sagalassos, Kremna, Kibyra Antik Kenti
Salda Gölü - İnsuyu Mağarası - Burdur

Ve 2021'in son turunu Burdur, Isparta, Denizli, Afyonkarahisar ve Konya, il sınırlarına yayılan, ve birbirine yakın çok sayıda gölün yer aldığı “Göller Yöresi” ile günümüzde Eskişehir, Kütahya ve Afyon il sınırları içinde kalan Frig Uygarlığı'nın hüküm sürdüğü Frig Vadisi'ne gerçekleştirdik. Kendi rotamızı kendimizin belirlediği ve 10 günde tamamladığımız harika bir tur oldu. Bu gezimizin destinasyonlarını arası daha fazla açılmadan biran önce yazmayı diliyorum.  

***

Frig Vadisi/ Emre Gölü

Derken yeni bir yıla daha girdik. 

2022'ye her şeye rağmen bir umutla 'hoş geldin' dedik. 

Bu yıl, bir önceki yıldan daha mı güzel olacaktı? pandemi sonlanacak mıydı? ekonomi düzelecek miydi?  Buna inanan var mıydı? Pek de hoş geçmeyeceğini hepimiz biliyorduk değil mi?!. Ama yalandan da olsa umut dünyası işte!. yine de kendi özelimizde güzel duygularla ve iyi temennilerle yeni bir yıla merhaba dedik. 

Ocak ayının son haftalarında yağan kar bir nebze de olsa aydınlattı dünyamızı. Uzun zamandır kar görmemiştik. Küçük bir azınlık kayak merkezlerindeydi, orta hallisi ve dar gelirlisi de kendi çapında eylendi. Sokak aralarında tepsileri kızak niyetine kullanan çocukların yokuş aşağıya güle oynaya kaymaları keyiflendirdi. Mutlu olmanın anahtarı illaki 'lüküs' hayatlarda değil!. Her koşulda hayattan zevk almak için nedenler, çareler bulunur. 

Karlar eridi, yerini yağmurlara teslim etti. Toprağın gıdası su. Bolca yağan yağmurlar biraz da olsa  yüzleri güldürdü. 

Diğer yandan Korona virüs yeni bir varyantla gündemde yerini aldı. Artık daha hızlı yayılan bir 'Omicron Varyantı' var. Bulaş hızı yüksek. Ama akıllara zarar hâlâ 'aşı olmam!' diyenler de var!. Omicron bu kadar yaygınken ve her geçen gün hayatını kaybedenler çoğalırken doğrusu biz 4. aşımızı da kısa bir süre önce olduk. Gerekirse 5.6.7.'yi de yine oluruz. 

Anlaşılan korona virüs hayatımızın bir parçası olmaya devam edecek. Pandemisiz bir hayat ufukta henüz görünmüyor!.

Günler su gibi akıp geçiyor. Neredeyse Şubat ayı da bitecek. 

Sanat camiasında bir hareketlilik, para piyaslarında tuhaf bir dengesizlik, yeni dünya düzeninde  'bitcoin'ler ekranlarda uçuşuyor!. kepenkleri kapatanlar  her geçen gün çoğalıyor!. Sanal paralar, sanal geziler, sanal gerçeklikler, blockchainler, insansı robotlar.... Baş döndürücü bir hızla 'Dünyamız  nereye gidiyor böyle!?' deyip duruyorum. Yoksa sanal oyunlar gerçek mi oluyor?! Bu gelişmelere şaşırmamak elde değil! 

Peki şimdi benim yaptığım nedir ki? Ben de sizlere sanal ortam aracılığıyla içimi dökmedim mi?.Sanal dünyalar çoktan hayatlarımıza entegre oldu, pandemide bu daha da katmerlendi. 

Biraz dünden biraz günümüzden, ortaya karşık bir yazı oldu. Bu da böyle olsun. :)

Genel olarak iyiyim sevgili dostlarım. Hayatın içinde hepsi var!. Ağladık, güldük... sevindik, hüzünlendik... sıkıldığımız da oldu, keyiflendiğimiz de!.. Umarım sizler de iyisinizdir, herşey yolundadır. Umut her daim bizimle olsun!

En kısa zamanda daha kapsamlı gezi yazılarımda görüşmek dileğiyle...

Sağlıcakla kalın...

10 yorum:

  1. resimmler çok güzel görünüyor, tatil bölgelerini de özledik bu soğuk günlerde gerçekten :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Ahmet Ozan,
      Çok teşekkür ederim. Her mevsimin yeri ayrı. Ama yaz bir başka. Göz açıp kapayıncaya kadar yaz da gelir. Işığıyla, sıcaklığıyla, enerjisiyle...dileyelim, güzelliklerle gelsin :)

      Sil
  2. Esincim merhaba ♥ geçen yaz Ören'de olduğunu bilseydim mutlaka bir buluşma ayarlamaya çalışırdım seninle. Biz de bu yaz Ayvalık'taydık. Hayatımın en uzun tatilini yaptım, evden çalışabilme lüksüne sahip olduğum için.
    İyi olmana çok sevindim, yine gezmeye başlamana ve bize bu gezileri anlatacak olmana :)
    Öpüyorum seni♥

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @oytunla hayat,
      Merhaba Şebnem'cim. Çok iyi olurmuş gerçekten. Bizimki kısa bir tatildi, koşullarımızı annemin durumuna göre ayarladık. Denize giremese de manzarayı seyredebileceği ve rahat yürüyebileceği bir ortam olsun istedik. Kısa sürse de yine de hava değişimi hepimize iyi geldi. Ama senin adına çok sevindim, evden çalışma sürecini yazlıkta geçirmen harika olmuş. Ben de seni burada 'sayfamda' gördüğüme çok sevindim. Şu pandemi sıfırlansa da hepimiz normal düzenimize dönebilsek çok iyi olacak. Evet, ha gayret diyerek daha fazla hafızamdan eksilmeden bir an önce gezi yazılarıma başlamak istiyorum. Ben de seni çok öpüyor, sevgilerimi gönderiyorum. Sağlıkla, esenlikle kal.💝🌸

      Sil
  3. Esin hanım güzel fotoğraflarınızı özlemiştik. Ne güzel yerlere gitmişsiniz. Ben yazı evde hapis geçirdim diz ameliyatı nedeniyle, o yüzden özlemle bakıyorum gezi fotoğraf ve yazılarına. Dilerim bu yaz pandemiyi biraz hafifletiriz de tekrar kısmet olur.
    Resimlerinize gelince, hayranlıkla izlediğimi bir kez daha söyleyeyim, hepsi birbirinden güzel ve ustaca kotarılmış, ellerinize sağlık.
    Dilerim artık pandemi hayatımızdan çıkar, bir parça nefes alırız. Sağlıklı, keyifli günler diliyorum, çok sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. @Leylak Dalı,
      Nurşen hanım çok teşekkür ederim. Yaz başı ve yaz sonunda gerçekleştirdiğimiz her iki tur da pandemi dolayısı ile ertelediğimiz gezilerdi. Peşpeşe aşılarımızı olunca yollara çıkmakta bir sakınca görmedik. Yine de kalabalık ortamlara girmemeye özen gösterdik. Sizi ig.'de de takip ediyorum, diz ameliyatı sürecinizi tahmin edebiliyorum. Aynı ameliyatı pandemiden kısa bir süre önce annem oldu tek bacağından. 2.'ye cesaret edemedi. Dr. u da yaşından ve kemik yapısından dolayı çok sıcak bakmadı. Zor bir süreç ancak sonucu oldukça rahatlatıcı. Siz de çok şükür bu zorlu süreçleri büyük oranda atlattınız diye düşünüyorum. Azminizle, gayretinizle her geçen gün daha da iyi olacaksınız...diliyorum önümüzdeki yıl kısmet olur da, bu 'hapis kaldığınız' günlerin acısını çıkartırsınız.

      Pandemide kapalı kaldığımız günlerde resim yapmak, nefes almak gibi oldu. Her yönüyle ruhuma iyi geldi. Temennilerinize yürekten katılıyor, ben de size gönlünüzce geçecek güzel günler diliyorum. Sevgiyle, esenlikle kalın... 💜🌸

      Sil